Evlenmek için dünyâlık şart değil ki!..

Alaaddîn-i Attâr hazretlerinin babası, çok “zengin” biriydi Buhâra’da. Öldüğünde çok mal ve para bırakmıştı.   Ama Alaaddîn, hiçbir şey almadı o mallardan.   Gidip Behâeddîn-i Buhârî hazretlerine talebe oldu.   Ne yorganı vardı odacığında, ne de yatağı.   O, bütün dikkatini derslerine vermişti.   Hocası, onun kalbindeki cevheri gördü. Ve hanımına;   “Kızımız büluğa erince, haber ver” buyurdu.   Haber alınca Alâeddîn’in odasına … Devamını oku

Müslüman, her gün imanını tazelemelidir

Her Müslümanın, bilmesi lâzım olan şeyleri öğrenmesi farzdır. Bilmemesi özür değil, büyük günâhtır.        Îman, Muhammed aleyhisselâmın Allahü teâlâdan getirdiği söz birliği ile bildirilmiş olan şeylerin hepsini kalbin tasdîk etmesi, yani inanması demektir. Allahü teâlânın var ve bir olduğuna, tekrâr dirileceğimize, namaz kılmanın, ramazan ayında oruç tutmanın farz olduğuna, şarap içmenin, kadınların başlarını, saçlarını, … Devamını oku

Tembellikle kılınmayan namazlar!

Fâite namaz, kazaya kalmış namaz demektir. Terk edilmiş namaz ise, kazaya bırakılmış namaz demektir.       Sual: Tembellikle kılınmayan namazların günahı ile bir özür sebebiyle kılınamayan namazların günahı aynı mıdır?   Cevap: Dürr-ül-muhtârda, İbni Abidînde, Merâkıl-felâhın Tahtâvî hâşiyesinde, Dürr-ül müntekâda ve Cevherede buyuruluyor ki:   “Bir Müslümanın herhangi bir namazı vaktinde kılmaması, iki türlü olur: … Devamını oku

İlim hakkında kıymetli sözler -2-

“Seni ıslâh etmeyen ilim, dalâlet (sapıklık); faydası olmayan mal ise, vebâl (yük, sıkıntı ve azap)tır…”       Dünkü makâlemizde, büyüklerin, ilim hakkındaki bazı sözlerinden bahsettik; bugün birkaç kelime daha yazacağız inşâallah:   61- İlmin hayırlısı (en iyisi), kendisiyle doğruyu bulmanı sağlayan ve ilmin en kötüsü ise, âhıretini mahveden ilimdir. 62- İlmi talep eden kimse için, dünyâ izzeti … Devamını oku

Hocamız, onu bizden çok seviyor!..

Büyük velî Behâeddîn-i Buhârî hazretleri, talebesi içinden en fazla Alâeddîn-i Attâr‘ı seviyordu.   Diğerleri bunu merak ediyor “Hocamız, onu niçin bizden çok seviyor?” diyorlardı içlerinden.   Bir gün hep birlikte bir nehir kenarına gittiler.   Büyük velî sohbete başladı. Bir ara Alâeddîn’e dönüp;   “Alaaddîn kalk!” diye seslendi.   O, bu emirle fırlayıp kalktı.   Bütün talebeler dikkat kesilmişti. Acabâ … Devamını oku

İnsanların en cömerdi Peygamber Efendimizdir

Güzel huyların hepsi Resulullah Efendimizde (sallallahü aleyhi ve sellem) toplanmıştı…       Ebû Bekr ez-Zübeydî hazretleri hazretleri hadîs ve fıkıh âlimidir. Suriye’de Humus’ta doğdu. O zamanki savaşlar sebebiyle Humus’tan ayrılıp Endülüs’ün (İspanya) Kurtuba (Cordoba) şehrine gidip yerleşti. 379 (m. 989) senesinde İşbiliye’de (Sevilla) vefât etti. Peygamberimizin hayatını anlatan siyer ilminde büyük bir âlimdi. Bu konuda … Devamını oku

Topluca Batılılaşmak ne demektir?

Fen bilgilerini öğrenmenin farz-ı kifaye olduğu, kitaplarda vesikaları ile bildirilmiştir.        Sual: Bazı kimseler; “Bu asırda yaşayabilmemiz için, milletçe, topluca Batılılaşmalıyız” diyor. Bu ne anlamda söylenmektedir?   Cevap: Evet bazı kimseler; “Bu asırda yaşayabilmemiz için, milletçe, topluca Batılılaşmalıyız” diyor. Bu sözün iki manası vardır:   Birincisi; Batılıların fende, tecrübede, sanatta, imar ve refah vasıtalarında bulduklarını öğrenmek, … Devamını oku

İlim hakkında kıymetli sözler -1-

Şüphesiz ki, Allahü teâlâ, malı hem dostuna, hem de düşmânına verir, ilmi ise sâdece dostuna lutfeder…           İlim hakkında, hem Kur’ân-ı kerîmde, Rabbimizin kelâmında, hem de hadîs-i şerîflerde, Peygamber Efendimizin mübârek sözlerinde, çok kıymetli beyânlar vardır. Zaman zaman, makâlelerimizde, onlardan bahsettik.   İslâm âlimlerinin de “kelâm-ı kibâr=büyüklerin sözleri” diye anılan yine … Devamını oku

Müslümanlar iki kısımdır

Kitaplarda Müslümanların iki kısım olduğu bildirilmektedir ki bunlar; havâs, âlimler ve avâm, câhillerdir.       Sual: Her Müslümanın, kendine lazım olan din bilgilerini temel fıkıh kitaplarından mı öğrenmesi gerekir?   Cevap: Kitaplarda Müslümanların iki kısım olduğu bildirilmektedir ki bunlar; Havâs, âlimler ve avâm, câhillerdir. Dürr-i Yektâ kitabında buyuruluyor ki:   “Avâm, sarf, nahiv ve edebiyat ilimlerinin … Devamını oku