Din, ihtiyaca göre hiç değiştirilir mi?

Sual: Reformcu bir yazarın, (Akıl ile nakil çatışırsa, akla uymalıdır) hadisine göre, dinin, ihtiyaca göre değiştirileceğini söylemesi yanlış değil midir?CEVAP İslam bilgileri fen ve din bilgileri olmak üzere ikiye ayrılır. Din bilgileri, yalnız nakil ile anlaşılır. Bunların kaynağı, Kur’an-ı kerim ile hadis-i şeriflerdir. His organları ile anlaşılan şeylerin bir sınırı vardır. Bu sınırların dışında olan … Devamını oku

28 Ağustos 2023Mahşerde yeni bedenler yaratılacaktır!Kıyamette herkes, öldüğü zamandaki şekli, boyu ve organları ile mezardan kalkacaktır.

Sual: Mahşer günü yeniden dirilen her insanın bedeni, dünyadaki bedeni gibi mi olacaktır? Cevap: Kıyamette herkes, öldüğü zamandaki şekli, boyu ve organları ile mezardan kalkacaktır. Herkesin kuyruk sokumu kemiği değişmeyecek, başka organlar, bu kemik üzerine yeniden yaratılacak, ruhlar bu yeni bedenlerini bulup, gireceklerdir. Ruhların bu başka bedenlere girmeleri, tenasüh değildir. İnsanın bedeni, organları dünyada da … Devamını oku

İnsanlar uykudadır ölünce uyanırlar!..

İnsanlar uykudadır ölünce uyanırlar!.. Ebü’l-Abbas İbn-i Ârif hazretleri evliyanın büyüklerinden olup Kırâat ve Mâlikî mezhebi fıkıh âlimidir. 1088 (H.481) senesinde Endülüs’te (İspanya) Meriyye (Marea) şehrinde doğdu. 1142 (H.536) senesinde Fas’ta Merrakeş’te vefât etti. Küçük yaşta Kur’ân ilimlerini öğrenmeye başlayan İbn-i Ârif Kırâat râvîlerinin bütün husûsiyetlerine hakkıyla vâkıf oldu. Mâlikî mezhebî fıkıh bilgilerinde ve târih ilminde … Devamını oku

Âhirette ateşten kurtulmak için…

Âhirette ateşten kurtulmak için… Bağdat’ın “Kerh” beldesinde doğan Mârûf-i Kerhî hazretlerine bir “genç” gelip; “Allahın sevgisine nasıl kavuşurum?” diye sordu. Büyük velî; “Ona sâdık kul olmakla” buyurdu ve onu alıp sultânın kapısına götürdü. Kapıda biri duruyordu. İki ayağı da sakattı. Ama sâdıktı o kapıya. Oradan bir yere ayrılmıyordu. Çünkü gidecek başka kapı yoktu. O kişiyi … Devamını oku

Âb-ı Hayat – 3838

Hilkat, yaratılış itibariyle insanlar âmâdır. Bu etten gözler her şeyi görmüyor. Allahü tealanın sıfatı, Basîrdir ‘celle celalühü’. Basîr demek, görmek demektir ama, öyle görmek değil. Basiret ehli derler ya, basiret, yani görmek, duvarın ötesini görmektir. Bu duvarın ötesini gören var mı? Yok. Peki neden? Bu basiret yok da ondan. Halbuki basiret olsa, o kalp gözü … Devamını oku

Kategoriler Genel

Namazın farz olduğuna inanmak, îmânın şartıdır

Namazın farz olduğuna inanmak, îmânın şartıdır Muhammed Emîn İbn-i Âbidîn hazretleri Osmanlıların en meşhûr fıkıh âlimlerindendir. 1784 (H.1198) senesinde Şam’da doğdu. Zâhir ilimlerini öğrendikten sonra, kelâm ve tasavvuf ilimlerini de zamânın en büyük âlimi ve tasavvuf ehli, Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî’den öğrendi. Onun sohbeti ile şereflenerek kemâle geldi. 1836 (H.1252) senesinde Şam’da vefât etti. İbn-i Abidîn’in … Devamını oku

“Çilekeş olan, başarılı olur!..”

“Çilekeş olan, başarılı olur!..” Basra’da yaşıyan Mâlik bin Dînar hazretleri, bir sohbetinde “Kardeşlerim! Nasıl ki, yağmurla yerlere ‘can’ gelirse Kur’ân-ı kerîm okumakla da kalplere ‘nûr’ dolar” buyurdu. Ve ekledi: “İki şey vardır ki, ikisi de çok büyük bir nîmettir.” Sordular ki: “Onlar nedir efendim?” “Birincisi; Allah adamlarının sohbetinde bulunmak, ikincisi, gece herkes uyurken kalkıp namaz kılmaktır” buyurdu. … Devamını oku

27 Ağustos 2023Hastalık sebeplerinden kaçınmakHazret-i Ömer, Şam'a gidiyordu. Orada taûn yani veba hastalığı olduğu işitildi…

Sual: Hasta olmaya sebep olan şeylerden sakınmak, bunlar için tedbir almak, tevekkül etmemek mi olur? Cevap: Hastalık sebeplerinden kaçınmak, tevekküle mâni değildir. Hazret-i Ömer, Şam’a gidiyordu. Orada taûn yani veba hastalığı olduğu işitildi. Yanında bulunanların bazısı, Şam’a girmeyelim dedi. Bir kısmı da, Allahü teâlânın kaderinden kaçmayalım dedi. Halife de; “Allahü teâlânın kaderinden, yine Onun kaderine … Devamını oku

Akrabayı ve yakınlarımızı ziyaret etmenin önemi…

Dinimizin emrettiği hususlardan birisi de sıla-i rahimdir. Sıla-i rahim, akrabayı, yakınlarımızı gözetmek, ziyaret etmek, arayıp sormak, onlarla haberleşmek ve görüşmek ve onlara yardım etmektir. Allahü teâlâ, Müslüman olan ve salih olan akrabayı ziyareti emrediyor. Mahrem ve salih akrabaya sıla-i rahmi terk etmek büyük günahtır. Erkek olsun, kadın olsun, mahrem [evlenmesi caiz olmayan] akrabayı ziyaret etmek … Devamını oku

Hak ile bâtıl mukayese olmaz

Çağdaş yazar, bir gayrı müslimin, (Fikrini tazelemeyen beyin ölür) sözünü bir nass [âyet ve hadis] gibi eline alıp, dinde reform isteyerek özetle diyor ki:(Hiçbir din, vahy olduğu şartlarda kalmamıştır. Mesela Musevilik, değişip düzelerek günümüze gelmiştir. Hristiyanlık ise, Bizans ve Roma uygarlığının süzgecinden geçerek Martin Luther’in reformu ile bugünkü çizgiyi kazanmıştır. Her din, çağdan etkilenir, çağdaş … Devamını oku