İnsanlardan utanarak günahı terk etmek

Sual: Günah işlemeyi, insanların ayıplamalarından korkulduğu için mi yoksa Allah için mi terk etmelidir? Cevap: Günah işleyecek kimsenin, bu günahtan vazgeçmesi, ya Allahü teâlâdan korktuğu veya insanlardan hayâ ettiği, utandığı yahut da başkalarının yapmasına sebep olmamak için olur. Allahü teâlâdan korkarak terk etmenin alameti, o günahı gizli olarak da işlememektir. İnsanlardan hayâ etmek, utanmak, onların kötülemelerinden korkmak … Devamını oku

“Kötü insan nasıl olur efendim?”

Musul’da yaşayıp orada vefât eden Adiyy bin Müsâfir hazretleri, bir gün bir kimseyle sefere çıkmıştı. Bir müddet sonra çok dikenli bir yerde yürümeye mecbur oldular. Ancak ayağında ayakkabı yoktu bu büyük zâtın. Yol arkadaşı üzüldü! Ve kendi kendine; “Benim ayakkabım var, yine de ayaklarım rahatsız oluyor. Bu zatsa yalın ayak yürüyor, rahatsız olmuyor mu?” diye … Devamını oku

Her nefese iki şükür lâzımdır!

Mehmed Emîn Tokâdî hazretleri İstanbul evliyâsının büyüklerindendir. 1664 (H.1075) târihinde Tokat’ta doğdu. Kabr-i şerîfi, Unkapanı’na inen cadde ile Zeyrek Yokuşu’nun kesiştiği tepe üzerinde, Soğukkuyu Pîrî Paşa Medresesi kabristanındadır. Kendisini vesîle ederek, kabri başında yapılan duâ müstecâbdır, makbûldür… İlim tahsîline memleketinde başlayıp, sonra İstanbul’a geldi. Şeyhülislâm Mirzâzâde Muhammed Efendi’den ders alıp, ilim öğrendi. Sonra Mekke’de bulunan ve … Devamını oku

Kudüs, Osmânlı toprağıdır…

Kudüs şehri, 1517 senesinde Yavuz Sultân Selîm Hân tarafından Osmânlı topraklarına katıldı. Kânûnî Sultân Süleymân Hân, Kudüs’ün sûrlarını yaptırdı ve Kubbetüs-Sahrâ Câmiinin mozayik kaplamalarını kaldırtarak, yeşil ve sarı ile karışık mavi çini ile kaplattı. Duvarın alt kısımlarına mozaik yerine mermer kaplattı. Şehre dört büyük çeşme inşâ ettirdi. Kubbetüs-Sahrâ Câmiinin ve Kudüs sûrlarının bugünkü hâli, Kânûnî Sultân Süleymân zamanından … Devamını oku

Âb-ı Hayat – 3908

Geçenlerde bir yerde arkadaşlara anlattım. Bizim ömrümüz, öğretmekle geçti. Her sene sınıfın sonunda öğrencilerin bir kısmı geçiyor, bir kısmı ikmâle kalıyor, bir kısmı sınıfta kalıyor. Bu dünya, imtihan dünyasıdır. Ve herkes bu imtihanın sonunda, âhirette karnesini alacaktır. Bu karnede ya geçer yazacaktır, yani Cennete; ya ikmâle kalacaktır, bir müddet sonra girecektir; Allah muhafaza etsin, bazılarına, … Devamını oku

Her sanatı ve ticareti yapmak

Sual: Bazı kimseler, başkasının işinde çalışmayı zül, utanılacak bir şey olarak görmektedir. Bir kimsenin, çoluk çocuğunun nafakası için herhangi bir işte ücretle çalışması utanılacak bir şey midir? Cevap: Her sanatı ve ticareti yapmak, maaş, ücret karşılığında mubah olan işleri yapmak, mesela çobanlık, bahçıvanlık yapmak, inşaatta, hafriyatta çalışmak ve sırtında yük taşımak tezellül değildir. Peygamberler ve veliler bunları … Devamını oku

İyi huylu olmak için…

Musul’da yaşayıp orada vefât eden Adiyy bin Müsâfir hazretleri, bir gün yanına sevdiği birini alarak kabir ziyâretine gitti kabristana. Bir mezar başında durdu. Ve yanındakine; “Bu mevtâ, bizden yardım istiyor. Zîra kabrinde azap var. Duâ etmemiz için bize yalvarıyor” buyurdu. Yanındaki de mübârekti. Kalp gözü açık birisiydi. Nitekim kabre teveccüh ettiğinde siyah bir “duman”ın çıktığını … Devamını oku

İnsanların malına göz diken fakir düşer!..

Şeyh Îsâ hazretleri Anadolu’da yetişen evliyânın meşhurlarındandır. 1447 (H.851) senesinde Akhisar’da doğdu. 1530 (H.937) de vefât etti. Bir müddet Akhisar’da tahsil gördükten sonra Bursa’ya gidip medrese tahsilini tamamladı ve icâzet aldı. Alaşehir’e gidip Bayramiyye şeyhi Cânullah Efendiye, Kayseri’ye gidip Şeyh Kâsım Efendiye intisab etti. Akhisar’a dönüp talebe yetiştirdi. Sohbetlerinde buyurdu ki: “Her kim günde üç … Devamını oku

Müslümanlar, ilimde, fende ve medeniyette rehber oldu

İslamiyet ilme ve fenne çok önem vermiştir. İslam dini, bütün yeniliklerin devamlı takip edilmesini ve her gün yeni şeyler keşfetmeyi, ilerlemeyi emreden bir dindir. Bundan dolayı, İslamiyet’in başlangıcından itibaren, ilim adamlarına çok ehemmiyet verilmiş, ilmî, fennî ve teknik tecrübeler yapılmış, Müslümanlar, tıpta, kimyada, astronomide, coğrafyada, tarihte, edebiyatta, matematikte, mühendislikte, mimarlıkta ve bunların hepsinin temeli olan, güzel ahlâk ve içtimaî … Devamını oku