Sehl bin Abdullah-ı Tüsterî hazretleri, Horasan evliyâlarındandır.
Bir gün bu zâta biri gelip;
“Efendim, ben köseyim, duâ edin de sakalım çıksın” dedi.
Büyük zât cevâben;
“Elini yüzüne sür!” buyurdu.
Adam sürünce şaşıp kaldı.
Zîra bir tutam sakal geldi eline.
Hem de gür olanından.
“Nasıl olur?” demeyin.
Allah, her şeye kâdirdir.
Cenâb-ı Hak, evliyâ kullarını mahcup etmemek için böyle kerâmetleri yaratır.
Onun, her şeye gücü yeter.
● ● ●
Sehl bin Abdullah Tüsterî hazretlerinin bir oğlu vardı ki, henüz küçükken hâl ehliydi.
Meselâ yiyecek isterdi.
Annesi ona;
“Rabbinden iste!” derdi.
O da secdeye kapanırdı.
Ve Rabbinden isterdi.
O arada annesi istediği yiyecekleri getirip yanına koyardı gizlice.
Çocuk, secdeden kalkıp o şeyleri görünce sevinir ve annesinin koyduğunu bilmediği için Allahü teâlâdan bilirdi.
Bir gün annesi yoktu.
O, yine acıktı.
Her zamanki gibi secdeye kapanıp bâzı şeyler istedi Rabbinden.
Secdeden kalktığında, o şeyleri yanında gördü.
O sırada annesi girdi içeri.
Yanındakileri görünce;
“Bunlar nereden geldi oğlum?” diye sordu.
Çocuk ona;
“Her gün gelen yerden anneciğim” diye cevap verdi.