Hazreti Zülkifl, Elyesa aleyhisselamın amcasının oğludur. İsrailoğullarına Musa aleyhisselamın dîninin emir ve yasaklarını tebliğ etmiştir…
Hazreti Zülkifl, İsrailoğullarına gönderilen peygamberlerdendir. Peygamberliği kesin olarak belli olmayıp, âlimlerin ekserisi peygamber olduğunu söylemişlerdir. Asıl ismi Bişr olup, lakâbı Zülkifl’dir. Elyesa aleyhisselamdan sonra, kızmadan sabır göstererek dînin emirlerini ve yasaklarını İsrailoğullarına bildirmeyi üzerine aldığı, kefil olduğu için kefâlet sâhibi mânâsında “Zülkifl” denilmiştir. Elyesa aleyhisselamın amcasının oğludur. İsrailoğullarına Musa aleyhisselamın dîninin emir ve yasaklarını tebliğ etmiştir…
Allahü teâlânın İsrailoğullarına gönderdiği peygamberlerden Elyesa aleyhisselamın eceli gelip vefatı yaklaşınca Allahü teâlâ rûhunu kabzedeceğini vahiyle bildirdi ve “Mülkünü, İsrailoğullarından gece sabaha kadar ibâdet eden, namaz kılan, gündüzleri oruç tutan ve insanlar arasında kızmadan hükmedecek birine ver” buyurdu. Bu peygamber kendisine verilen emri İsrailoğullarına bildirdi. Aralarından bir genç kalkıp:
“Bu işe ben kefil olurum, üzerime alırım” dedi. Peygamber o gence;
“Bu kavmin içinde senden daha büyükleri var, sen otur” dedi. Sonra ikinci defâ aynı teklifi yaptı o genç yine “Kefil olurum” dedi. Üçüncü defâ aynı teklif tekrarlanınca cevap veren yine o genç oldu… Bunun üzerine Elyesa aleyhisselam, onu yerine halîfe bıraktı. Bu genç Bişr idi. Bu sebeple o gence Zülkifl lakabı verildi…
Bu genç aldığı vazîfeyi eksiksiz olarak yerine getirmek için çalışırken İblis (Şeytan) onu kıskandı ve bu vazîfeyi yaptırmamak için çeşitli hîlelere başvurdu. Fakat bu genç İblisin hîlelerine aldanmadan aldığı vazîfeyi eksiksiz yerine getirdi…
Allahü teâlâ Zülkifl aleyhisselama peygamberlik vazîfesi verdi. Zülkifl aleyhisselam Musa aleyhisselamın dîninin emir ve yasaklarını insanlara bildirdi. Tevrat’ı okuyup hükümlerini yerine getirdi. Tebliğ vazîfesini hakkıyla yerine getirdikten sonra Şam beldelerinden birinde vefat etti…
Şemun aleyhisselam
Hazreti Şemun’un, İsrailoğullarına gönderilen peygamberlerden olduğu rivâyet edilir. “Şemsûn” diye de zikredilir.
İsa aleyhisselamla Muhammed aleyhisselam arasında yaşamış olan Şemun aleyhisselam, İncil ehlindendi. İsa aleyhisselama indirilen, henüz bozulmamış İncîl-i şerîfe göre amel ederdi. Kavmiyse putlara tapardı. Şemun aleyhisselam, Allahü teâlâyı inkâr eden ve putlara tapan sapık kavimle cihâd (savaş) edip, onları îmâna çağırdı. Çok güçlü ve cesûr bir zât olan Şemun aleyhisselamı düşmanları türlü hîlelerle şehit etmek istediler. Hangi bağla bağladılarsa, o bağı kırıp kurtuldu… Yaşadığı şehrin hükümdârı onu bir hileyle yakalatıp, köşkünün önünde asılmasını emretti. Bunun üzerine Hazreti Şemun, Allahü teâlâya yalvarıp; “Yâ Rabbî! Dünyâda yaşamayı, kâfirlerle senin yolunda cihâd etmek için isterim. Eğer bu isteğim kalpten ve samîmiyse beni kurtar” diyerek dua etti…
O anda bir melek gelip bağı çözdü. Şemun aleyhisselam kurtulunca, kendisine eziyet eden hükümdârı ve adamlarını cezâlandırdı. İnsanları hak yola dâvete devâm etti…