Onlar, malını ilim elde etmek için harcardı!

İlim, unutmak ve müzâkereyi (karşılıklı okuyup, anlatmayı) terk etmek ile kaybolur.”

 

 

 

Abdullah Uşşakî Efendi âlim ve evliyânın büyüklerindendir. Balıkesir’de doğdu. 20 yaşına kadar memleketinin ulemasından âlet ilimlerini öğrendikten sonra İstanbul’a gelerek tahsilini tamamlamak üzere çeşitli medreselerde meşhur âlimlerin derslerine devam etti. Mezun olduktan sonra bazı devlet hizmetlerinde bulundu. Edirne’de memur iken Şeyh Cemaleddin Uşşakî hazretlerine intisab ederek tasavvufta yüksek derecelere ulaştı. İcazet verilerek memleketine gönderildi. Burada çok talebe yetiştirdi. 1196 (m. 1781)’de Balıkesir’de vefat etti. Sohbetlerinde buyurdu ki:

 

“Murâkabenin alâmeti, Allahü teâlânın tercih ettiğini tercih etmek, O’nun büyük gördüğünü büyük görmek ve küçük gördüğünü küçük görmektir.”

 

“Sabır, Allahü teâlânın emirlerine muhâlif olan davranışlardan uzaklaşmak, O’ndan gelen musîbetlere sükûnetle karşılık vermek ve fakirlik ihsân ettiği zaman, zengin görünmektir.”

 

“Allahü teâlâyı sevmenin alâmeti, bütün ahlâkta ve bütün işlerde, O’nun sevgili peygamberi olan Muhammed aleyhisselâma uymaktır.”

 

“Doğruluk, Allahü teâlânın bir kılıcıdır ki, üzerine konulan her şeyi keser.”

 

“Doğru kimse, dili hak ve gerçek olanı anlatan kimsedir.”
“Kanâat eden rahat bulur, üstün olur.”

 

“İnsanların ayıpları ile meşgûl olan, kendi ayıbını görmez.”

 

“Biz öyle insanlara kavuştuk ki, onların her birinin ilmi arttıkça, zühdü de artıyordu. Dünyâya karşı ihtiyaçsız olup, onu sevmiyorlardı. Ama siz, bu hâlin tam zıddına sâhipsiniz. İlminiz arttıkça, dünyâya karşı sevginiz artıyor. Ona kavuşmak için, birbirinizi iterek geçiyorsunuz. Onlar başkaydı. Dünyâ malını ilim elde etmek için harcarlardı, onları böyle gördük. Ama siz şimdi tam tersine; bir bilginiz varsa, dünyâlık sâhibi olmak için, ortalığa saçıyorsunuz.”

 

“Rûhun sıhhati az günah işlemek, bedenin sıhhati az yemektedir.”

 

“Sevgi seni konuşturur, korku rahatsız eder, hayâ susturur.”

 

“İnsanlar Allahü teâlâdan korktukları müddetçe, doğru yolda yürürler. Bu korku kalblerinden gitti mi, yollarını kaybederler.”

 

“Bir kula bak, vaktini boşa harcıyorsa, boş şeylerle vakit geçiriyorsa, Allahü teâlâyı anmıyorsa, bilesin ki, Allahü teâlâ onu sevmiyor.”

 

“İlim, unutmak ve müzâkereyi (karşılıklı okuyup, anlatmayı) terk etmek ile kaybolur.”

 

 

 

Vehbi Tülek’in önceki yazıları…

Kategori içindeki yazılar: Vehbi Tülek