Târihçi Yılmaz Öztuna, yazdığı bir makâlesinde, “İstanbul için ne dediler?” başlığı altında, bazı meşhûr kimselerin, bu konudaki önemli sözlerini nakletmiştir…
Sanat târihçisi, bilim adamı Prof. Dr. Semâvî Eyice diyor ki:
“Eskiden İstanbul’un gürül gürül akan dereleri, pek çok canlıya ev sâhipliği yapan ormanları varmış. Hepsi şehirleşmenin kurbânı oldu. Sayısız târihî eser, İstanbul’u güzelleştiriyoruz diye tahrip edildi, yıkıldı… Düşünün ki İstanbul, zamanının en büyük İslâm devletinin başkenti idi…” [Betül Altınbaşak, Türkiye Gazetesi/Pazar Kahvesi, 6 Eylül 2009 Pazar]
Yine Prof. Dr. Semâvî Eyice diyor ki:
Eski İstanbul’la bugünü kıyâslarsak şu netîce ortaya çıkıyor:
“İstanbul, özünü kaybetti ve kaybetmeye de devâm ediyor. İstanbul’u üç açıdan incelemek lâzım; coğrafî, topografik ve târihî yönlerden.”
Târihçi Yılmaz Öztuna, yazdığı bir makâlesinde, “İstanbul için ne dediler?” başlığı altında, bazı meşhûr kimselerin, bu konudaki önemli sözlerini nakletmiştir:
1- İspanyol gezgini Pedro (16. Asır seyyâhlarından): “Yeryüzünde İstanbul kadar uygun bir yere kurulmuş bir şehir yoktur…”
2- P. Gyllius (16. asır): “Dünyânın her şehri ortadan kalkabilir. Fakat coğrafî konumu bakımından İstanbul ise, insanlar var oldukça devâm edecektir…”
3- Rus Çarı Büyük Petro (ö. 18. asır başı): “İstanbul’a hükmeden, bütün cihâna hükümrân olur. Onun için, mümkün olduğu kadar İstanbul’a yaklaşmak gerekir…”
4- Baron de Tott (ö. 1785): “Dünyânın başkenti olarak tercîh edilecek en müsâit şehir İstanbul’dur; âdetâ kâinâtın coğrâfî merkezidir…”
5- İspanyol generali Miranda (ö. 1786): “Manzarasının olağanüstü olması hakkında bir fikir vermem bile mümkün değil. Tabîatla iç içe girmiş, çok uyumlu bir mi’mârî, gözlerimi kamaştırdı…”
6- Napolyon (ö. 18. asır sonu): “İstanbul’a sâhip olan dünyâya hükmeder. Dünyâ tek bir devlet olsa idi, taht şehrinin İstanbul olması gerekirdi…”
7- Ermeni coğrafyacısı İnciciyân (ö. 1804): “Eski ve yeni bütün yazarlar, İstanbul’un, dünyânın en seçkin yerinde bulunduğunu bildirmişlerdir…”
8- Hammer tarihini Fransızca’ya çeviren Joseph Heller (ö. 19. asır): “İstanbul dünyânın gerçek başkentidir. Coğrafya konumu bakımından, yeryüzünde rakîbi yoktur. Herkes bu husûsta aynı fikirdedir…”
9- Fransız D. de Fontmagne (ö. 1856): “Dünyâda hiçbir şehir, İstanbul kadar güzel olamaz. Yalılar, köşkler, konaklar, bahçeler, minâreler, kubbeler, sarâylar şehri ki; Asyâ ile Avrupa’nın uyumlu estetiğini, güzelliği karşısında insanın dili tutulacak derecede âhenkle yansıtıyor…”
10- Alphonse de Lamartine: “İstanbul biricik ve kıyâs kabûl etmez bir şehirdir. Manzarasının güzelliğini hiçbir fırça ve kalem lâyıkıyla tasvîr edemez…”
11- İngiliz Mrs. Max Müller (ö. 1893): “Doğu ile Batı’yı çok iyi birleştirmiş, insana hayât ve yaşama sevinci, neş’e ve canlı bir güzellik duygusu veren emsâlsiz bir şehir…”
12- İngiliz Lady Dorina Neave (ö. 1933): “Daha muhteşem bir manzara yeryüzünde mevcut değildir. Haşmetli kubbeleri, birbirinden güzel sayfiyeleri ile İstanbul, dünyâ şehirlerinin kraliçesidir…”
[Türkiye Gazetesi, 27.06.2009 (bazı tasarruflarla). Bu makâle, ayrıca 5 Temmuz 2010 târihli “Türkiye Takvimi”nin arka sayfasında da çıkmıştır.]