Bir insan, saîd veya şakî olduğunu anlayabilir mi?

Herkese derd ve belâ, günah yolundan gelir. Rahat ve huzûr da, itâat yolundan gelmektedir.       Şerefüddîn Ahmed Münîrî hazretleri Hindistan’da yaşayan evliyânın büyüklerindendir. 1263 (H.661) senesinde Münîr’de doğdu. İlk tahsîlini kendi kasabasında yaptı. Delhî’deki Nizâmüddîn Evliyâ ile görüşmek üzere yola çıktı. Fakat vefât ettiğini öğrendi. Halifesi Necîbeddîn Firdevsî’nin sohbetlerine devam ve ona hizmet … Devamını oku

Cehennem, ayrılık ve pişmanlık yeridir!..

“Nefsi iyi tanırsan, dünyâyı iyi tanımış olursun. Rûhunu tanırsan, âhireti tanımış olursun.”       Ebû Ali Kalender hazretleri büyük velîlerdendir. Hindistan’ın Pânipüt şehrinde doğdu. 1323 (H.723) senesinde Hindistan’da Kirnâl’in Bûte Kihtar kasabasında vefât etti. Hâce Kutbüddîn-i Bahtiyâr Kâkî hazretlerinin talebelerindendir.   Ebû Ali Kalender hazretleri, yazdığı kıymetli mektuplarından birinde buyuruyor ki:   Ey kardeşim! … Devamını oku

Seyyidleri üzen bir münasebetsiz!

Hâce Şemseddîn: “Mâdem sen de seyyid olduğunu söylüyorsun, şu tandıra birlikte girelim!”        Hâce Şemseddîn Türk hazretleri büyük velîlerdendir. Seyyiddir. Türkistan’da Verşâne şehrinde doğdu. Bir mürşid-i kâmil aramak üzere, şehir şehir dolaşmaya başladı. Hindistan’da Mültan şehrinde Hâce Ferîdüddîn-i Genc-i Şeker ile karşılaştı. O büyük zâtın sohbetlerinde bulunup, icâzet aldı. Genc-i Şeker hazretlerinin emri ile … Devamını oku

Hayvan topal, vakit ise kış zordur akşama ulaşmamız

Abdülvehhâb-ı Şa’rânî hazretleri İbn-i Münîr hazretlerinin hasta olduğunu duyar ve düşer yollara…       İbn-i Münîr hazretleri Şâfiî mezhebi âlimlerinden ve büyük velîlerdendir. İsmi, Muhammed bin Abdürrahîm, lakabı Şemsüddîn’dir. Daha çok İbn-i Münîr diye tanınır. Lübnan’da Baalbek’te doğdu. 1531 (H.937) senesinde Baalbek’te vefât etti. İbrâhim Metbûlî hazretlerinin yetiştirdiği talebelerin önde gelenlerindendir. Abdülvehhâb-ı Şa’rânî şöyle anlatır: … Devamını oku

Tevekkül eden kimse cömert olur…

“Rızkı hususunda Allahü teâlâya tevekkül eden kimsenin güzel huyları fazlalaşır…”       Ebü’n-Nu’mân el-Îcî hazretleri Şâfiî mezhebi âlimlerinden ve evliyânın büyüklerindendir. İsmi, Muhammed’dir. Acem beldelerinden Îc’de doğup yetişti. Zamânındaki büyük âlimlerin sohbetlerine kavuştu. Uzun zaman Muhammed bin Irak ile berâber bulundu. 1577 (H.985) senesinde Şam’da vefât etti.   Bu mübarek zat, sohbetlerinde buyurdu ki: … Devamını oku

Felsefecileri kerpiçle susturan zat!..

Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî’ye felsefecilerden bir grup geldi. Suâl sormak istediklerini bildirdiler…       Muhammed Şemseddîn-i Tebrîzî hazretleri, Mevlanâ Celâleddîn-i Rûmî’nin hocasıdır. Şems-i Tebrîzî lakabıyla meşhûr oldu. Tebriz’de doğdu. 1247 (H.645) târihinde Konya’da şehîd edildi. Şeyh Fahreddîn-i Irâkî ders aldı. Sonra Tebriz’den Konya’ya geldi. Mevlanâ Celâleddîn-i Rûmî ile karşılaştıklarında, Mevlanâ bütün talebelerini bırakıp onunla baş başa … Devamını oku

Ağlayıp sızlamak, derdi belâyı geri çevirmez!..

“Bir musîbet geldiğinde feryâd ü figân eden kimse, Allahü teâlâya karşı gelmiş olur!”       Abdürrahmân Şebrîsî hazretleri evliyânın büyüklerindendir. On beşinci asırda yaşamıştır. Hayâtı hakkında fazla bilgi yoktur. Âlim, sâlih, verâ sâhibi bir zât idi. Çok kerâmetleri görüldü.   Şöyle anlatılır: Ebü’l-Feth Şemsüddîn Muhammed Müzzî İskenderî anne karnında iken, babası Bedrüddîn Avfî, Allahü … Devamını oku

Hanefî mezhebinde namazın sünnetleri

Cemaat ile olsun yalnız olsun, farzlarda erkeklerin ikâmet okuması sünnettir.       Ahmed Şâkir Hamevî hazretleri evliyânın büyüklerinden ve Hanefî mezhebi fıkıh âlimidir. 1709 (H.1121) senesinde Suriye’nin Hama şehrinde doğdu. Oradaki âlimlerden ilim okudu. İlmini ilerletmek maksadıyla bulunduğu yerden ayrılıp çeşitli beldelere gitti. 1779 (H.1193) senesinde Şam’da vefât etti.   Bu mübarek zat, bir dersinde … Devamını oku

Fakirlik korkusu olan şeytana itâat eder!..

“Elimize bir şey geçerse, başkalarını kendimize tercih eder, başkalarına veririz.”       Şakîk-i Belhî hazretleri evliyânın büyüklerindendir. İbrâhim Edhem’in talebesi, Hâtim-i Esâm’ın hocasıdır. Afganistan’da Belh’te doğdu. 790 (H.174) senesinde Bağdât’ta vefât etti.   Şakîk-i Belhî, Mekke’ye gitti. Orada pekçok kimse etrâfında toplanır, sohbetlerinden ve nasîhatlerinden istifâde ederlerdi. Birisine dedi ki: “Geçimini nasıl temin ediyorsun. … Devamını oku

İlmine güvenen kimsenin ilmi zâyi olmuştur!..

İbrâhim Dede buyurdu ki: “İlim, Allahü teâlâdan korkmak ve ona ibâdet etmek için öğrenilir.”       İbrâhim Dede Mevleviye yolunda yetişen evliyânın meşhurlarındandır. Ayrıca şâir olup şiirlerinde “Şâhidî” mahlasını kullanmıştır. 1470 (H.875) de Muğla’da doğdu. On sekiz yaşına kadar memleketinde, sonra Bursa ve İstanbul’da çeşitli ilimleri tahsil edip ilimde yetiştikten sonra, Afyonkarahisar’da Sultan Divânî hazretlerinin … Devamını oku

Talebenin terine karşılık olarak kan veren zat…

Hâce Şâhî, ilim âşığı olan talebelerini çok sever, onlara ve herkese şefkat ve merhamet gösterirdi.       Hâce Şâhî Mûytâb hazretleri Hindistan’da yetişen evliyânın büyüklerindendir. Bedâyûn şehrinde on ikinci asrın sonları ile on üçüncü asrın başlarında yaşamıştır. Kâdı Hamîdüddîn Nâgûrî’nin derslerinde yetişti. Onu mezun edip, zamânın büyük âlimlerinden Mahmûd Mu’îndüz’ün sohbetlerine gönderdi. Oraya giden … Devamını oku

Namaz, ihlâsla kılınırsa çok kıymetli olur…

Allahü teâlâyı tanımak için namazdan daha faydalı bir şey yoktur.       Şâh Veliyyullah-ı Dehlevî hazretleri evliyânın büyüklerinden olup tefsîr, hadîs, kelâm, tasavvuf ve Hanefî mezhebi fıkıh âlimidir. 1702 (H.1114) senesinde Hindistan’ın Delhi şehrinde doğdu. 1762 (H.1176) senesinde orada vefât etti. Babası Şeyh Safiyyullah Abdürrahîm onu her ilimde mükemmel yetiştirdi, Zâhirî ve bâtınî ilimlerde … Devamını oku

Edep öğrenilmeden ilim öğrenilmez…

“İlim öğrenmenin ilk şartı, susmak ve edepli olmaktır. İkinci şartı, dikkatle dinleyip ezberlemektir…”       Ayıntablı Veli Efendi Osmanlı âlim ve velîlerindendir. Gaziantep’in Oğuzeli ilçesine bağlı Ağaçhöyük köyünde doğdu. Zamânın âlimlerinden ilim öğrendikten sonra Halvetî şeyhi Yâkûb Efendinin sohbetlerine katıldı ve talebesi oldu. Kısa zamanda icâzet alarak talebe yetiştirmeye başladı. 1591 (H.1000) senesinde vefât … Devamını oku