Dört şey kalbi karartır!

Kibir: Allahü teâlâyı unutmanın alametidir. Her iyiliğe engeldir, her kötülüğün anahtarıdır. Hazret-i Ebu Bekir radıyallahü anh buyuruyor ki: “Kibirden sakının Topraktan yaratılıp, yine toprağa dönecek olan bir varlığın kibirlenmesi, bugün var, yarın yok olan bir kimsenin kendini beğenmesi ne kadar anlamsızdır.” Bir insanda kibir varsa, bunun alameti öfkedir. Kibirli olan, çabuk öfkelenir. Öfkeli olan da kalp kırar. … Devamını oku

Sırat köprüsünde yedi sual

Sırat köprüsü, Allahü teâlânın emriyle, Cehennemin üstünde kurulacaktır. Cennetlik olanlar, köprüden kolayca geçerek Cennete gideceklerdir. Cehennemlik olanlar, Sırattan geçemeyip, Cehenneme düşeceklerdir. Ahirette, sırat köprüsünde her Müslümana, imandan, namazdan, oruçtan, hacdan, zekâttan, gusülden ve kul hakkından olmak üzere yedi sual sorulacağı bildirilmiştir. 1- İman: İman, Amentü’de bildirilen altı hususa inanmaktır. İmanı olmayanlar Cehenneme girip sonsuz kalacaktır. Onun için … Devamını oku

Müslüman olmak nimeti…

İslam âlimlerinden büyük bir zat, talebelerine “Efendim, biz çok bahtiyarız” buyurur ve sebebini şöyle anlatır: 1- Allahü teâlâ, bizi insan olarak yarattı. Başka bir varlık olarak yaratmadı. 2- Müslüman olarak yarattı. Bütün peygamberlerin ümmetleri de Müslümandı. 3- Bizi Muhammed aleyhisselâmın ümmeti olarak yarattı. 4- Bize Ehl-i sünnet itikadını ve Ehl-i sünnet âlimlerini yani dört hak mezhep âlimlerini; İmam-ı Azam Ebu Hanife, İmam-ı … Devamını oku

Ruhun gıdası dindir

İnsanın ruhu, bedeni gibi gıdaya muhtaçtır. Ruhun gıdası dindir. Din, insanlar için büyük bir ihtiyaçtır. Allahü teâlâyı inkâr edenler bile, muhakkak bir gün bu ihtiyâcı duyarlar. Yalnız maddiyata inanan kimseler, çok kereler dertlerine çare bulamayıp, ümitsizliğe kapılmaktadırlar. Bu, onların ruhlarının boş kalmasından ileri gelmektedir. Ünlü Rus yazar Solzhenitsyn (Soljenitsin) Amerika’ya yerleştiği zaman, kendisinin büyük sıkıntılardan, ruhî bunalımlardan, … Devamını oku

İlim ve fen, Allah’a inanmaya çağırır…

Atomdan yıldızlara kadar her varlık birer hesapla, kanunla yaratılmıştır. Fizikte, kimyada, astronomide ve biyolojide keşfedilebilen kanunlardaki ve bağlantılardaki nizam ve intizam, akıllara hayret vermektedir. Bütün bunlar Allahü teâlânın varlığını, kudretini göstermektedir. Bugün Müslüman olmayan ilim ve fen adamları, devlet adamları bile Allahü teâlânın varlığına inanmanın lazım olduğunu söylemektedirler. Amerika’nın meşhur beyin cerrahı Prof. White, Allaha inanmanın … Devamını oku

Yoktan var etmek Allahü tealaya mahsustur!

Yaratmak, Allahü teâlâya mahsustur. Allahü teâlânın yarattığı mevcut şeyleri bir araya getirerek, yeni şeyler bulmaya, “keşfetmek, bulmak” denir.    Allahü teâlâ her şeyin yaratıcısıdır. Yaratmak, yoktan var etmektir. İcat etmek, yaratmak; mucit de yaratıcı demektir. Yaratmak Allahü teâlâya mahsustur. İnsanlar için kullanmamalıdır. Mecaz olarak da insanlara yaratıcı demek yanlıştır. İcat etmek, yaratmak yerine “keşfetmek, bulmak”; mucit, yaratıcı … Devamını oku

Az kârı reddeden çok kârdan mahrum kalır!

Büyük İslam âlimi İmam-ı Gazali (rahmetullahi teâlâ aleyh) Kimyâ-i Se’âdet kitabında, buyuruyor ki: A’râf sûresi, 56. Âyet-i kerimesinde meâlen, (İhsân edenlere, elbette rahmetim çok yakındır) buyuruldu. İhsân, emredilmeyen iyiliği yapmaktır. Ticarette ihsan, birkaç şekilde olur: Müşteri, fazla ihtiyacı olduğu için, çok para vermeye razı olsa bile, çok kâr istememelidir. Büyüklerimiz az kârla, çok iş yapar, bunu daha bereketli bulurlardı. Halife Ali … Devamını oku

Akrabayı ve yakınlarımızı ziyaret etmenin önemi…

Dinimizin emrettiği hususlardan birisi de sıla-i rahimdir. Sıla-i rahim, akrabayı, yakınlarımızı gözetmek, ziyaret etmek, arayıp sormak, onlarla haberleşmek ve görüşmek ve onlara yardım etmektir. Allahü teâlâ, Müslüman olan ve salih olan akrabayı ziyareti emrediyor. Mahrem ve salih akrabaya sıla-i rahmi terk etmek büyük günahtır. Erkek olsun, kadın olsun, mahrem [evlenmesi caiz olmayan] akrabayı ziyaret etmek … Devamını oku

Aile hayatımızın mutlu olması için

Evde huzur, ailede mutluluk olması için, ailenin temel taşları, ailenin direkleri mesabesinde olan eşlerin, ilk önce, kendilerine her türlü nimeti veren Allahü teâlâyı unutmamaları, ona karşı kulluk vazifelerini yerine getirmeleri, ibadetlerine dikkat etmeleri gerekir. Bunun bereketi ile evde, manevi, huzurlu bir hava meydana gelir. Bundan sonra eşlerin birbirlerine karşı görev ve sorumluluklarını bilip bunlara riayet … Devamını oku