Batılıların yaptığı katliamlar!

Tarihin hiçbir döneminde Müslümanlar, katliam şöyle dursun, savaş durumunda bile  kadınlara, çocuklara, yaşlılara, dokunmamışlardır…           Avrupa ülkeleri sanayide gelişmek, ham madde ve insan gücü temini için girdikleri her ülkede zulümler yaptılar ve çok kan döktüler. Batı ülkelerinin yaptıkları bu katliamlardan bazıları şöyledir:   Afrika’nın %35’i 300 yıl boyunca Fransa’nın kontrolünde kaldı. Bağımsızlıklarını istedikleri … Devamını oku

Medeniyet yalnız ilim; fen ve teknoloji değildir!

Batılı ülkeler ve kuklalarının geçmişi hep zulüm, kan dökme, gözyaşı ve vahşet ile doludur. Bunlar hangi ülkeye girdilerse hep katliam, vahşet ve gözyaşı bırakıp ayrılmışlardır.       Medeniyetler, milletlerin yaşadıkları hayat tarzları, geçmişten bugüne kadar bıraktıklarıyla değerlendirilir. İslam medeniyeti, ulaştığı her yerde, geriye huzur ve mutluluk bırakmıştır. Doğru iman, ibadet ve ahlaktan mahrum olan … Devamını oku

“İyi yetişmiş adam”ın önemi…

Bir iki kişinin yetişmesinden ne olur dememeli, millî ve manevi değerlerle mücehhez gençler yetiştirmelidir…       İslam medeniyetini cihana yayan Osmanlı devletini yıkmak için, düşmanların öteden beri çalıştıkları ve hazırladıkları korkunç plan, M. Reşit Paşa’dan itibaren İskoç masonlarının hâkimiyeti ile devam etti. Sonraki senelerde, devlet koltuklarını kapışanlar hep mason Reşit Paşa’nın yetiştirmeleridir. Böylece (Kaht-ı ricâl) yani … Devamını oku

Şer güçler, İslam’a karşı birleşti!

Müslümanların ilimde ve fende gelişmesine mâni olmak için başta İngilizler olmak üzere Batı dünyası, İslam devletlerine karşı, siyasî ve askerî hücumlara geçtiler.       İslâm medeniyeti; bütün dünyaya, bütün zamanlara hitap eden, insanlık tarihi boyunca yaşanmış en ileri ve en parlak medeniyettir. İslam medeniyeti, hâkim olduğu memleketlerin mamur hâle gelmesini, insanların ruh, düşünce ve … Devamını oku

Vakıflar, birer şefkat ve merhamet abideleridir…

Ecdadımızın, hayatın her alanında yaptıkları binlerce vakıf, hayırseverliğin, şefkat ve merhametin takdirle anılacak unutulmaz örnekleridir.           Dünyâda insanlara yardım ve iyilik etmek, âhirette de sevabına kavuşmak maksadıyla kurulan vakıflar, en büyük gelişmeyi ecdadımız Osmanlılar zamanında gösterdi. “İnsanların en hayırlısı, insanlara faydalı olanıdır” [Buhârî] hadis-i şerifini rehber edinen Osmanlılar, her sahada olduğu gibi, bu sahada da … Devamını oku

Müslümanlar, ulaştıkları her yere huzur götürmüştür…

Müslümanlar, fethettikleri her yerde Müslim ve gayrimüslim tebaaya çok âdil davranıp, bütün işlerinde adaletle hareket ettiler.           Medeniyetleri, milletlerin hayat tarzlarını, geçmişten bugüne bıraktıklarıyla mukayese etmek mümkündür. Tarih, hem altın sayfalarıyla hem de karanlık zulüm sahneleri ile beşeriyete büyük bir ibret hazinesidir.   Bizim medeniyetimiz, İslam medeniyetidir ve bir faziletler medeniyetidir. … Devamını oku

Fetihler, adalet götürmüştür…

Müslümanlar fethettikleri yerlerde, herkesi ticaretinde, ibadetinde serbest bırakmışlar, insanların mallarını, canlarını emniyet altına almışlardır.           İslam Medeniyeti -6-   Hazreti Ömer’in (radıyallahü anh) halifeliği zamanında, Başkumandan Ebû Ubeyde (radıyallahü anh) Humus şehrini alınca memurları vasıtasıyla şu ilanı yaptırdı:    “Ey Rumlar! Allahü teâlânın yardımı ile ve halifemiz Hazreti Ömer’in emrine uyarak bu şehri de … Devamını oku

Fetih, huzur ve güven…

Müslümanlar, hâkim oldukları her yerde halkın hürriyetini gözetmiş, canlarını, mallarını ve namuslarını emniyet altına almıştır.”       İslam Medeniyeti -5-   Hazreti Ömer Kudüs’ü fethedip İslam topraklarına katınca Kudüs ahalisine şöyle bir emân [güven] mektubu verdi:   “İş bu mektup, Müslümanların halifesi Ömer’in (radıyallahü anh) Kudüs ahalisine verdiği emân [güven] mektubudur ki, onların varlıkları, hayatları, … Devamını oku

Şefkat, merhamet ve adalet insanlar için büyük nimettir

Hazret-i Ömer buyurdu ki: “Emri altında olanlara acımayan, Allahü teâlânın merhametinden uzak kalır…”       Resulullah (sallallahü aleyhi ve sellem) yiyecek satın almaya giderken, bir hizmetçi kızın ağladığını gördü. (Kızım, niçin böyle ağlıyorsun?) buyurdu. “Bir Yahudi’nin hizmetçisiyim. Bana bir dirhem verdi. Yarım dirhem ile bir şişe ve yarım dirhem ile de yağ satın al dedi. Bunları alıp … Devamını oku

İslam’ı seçmekle çağı seçtim

Roger Garaudy: “İslâm, çağları arkasında sürükleyen bir dindir. Diğer dinler ise, çağların arkasında sürüklendi…”           İslam medeniyeti -3-   8 Nisan 1983 günü Bingazi’nin Karyünes Üniversitesinin konferans salonunda bir büyük ilim adamı, bir büyük yazar Avrupa’nın meşhur fikir adamı Roger Garaudy, “Evet, bugün ben Müslümanım. Niçin İslam’ı seçtiniz, diyorsunuz. İslam’ı seçmekle çağı seçtim” diyordu. … Devamını oku

Peygamberimiz âlemlere rahmet olarak gönderildi

İslam medeniyetinde şefkat ve merhamet örnekleri – 1       “Ben, lanet etmek için, insanların azap çekmesi için gönderilmedim. Ben, herkese iyilik etmek için, insanların huzura kavuşması için gönderildim.”      Müslümanların tarih boyunca rehber edindikleri sayısız şefkat ve merhamet örneklerinden bazıları şunlardır:   Sevgili Peygamberimiz sallallahü aleyhi ve sellem İslam’a davet için yanlarına Hazret-i … Devamını oku

İslam medeniyeti şefkat ve merhamet medeniyetidir

Şefkat ve merhamet, fertleri birbirine bağlayan, Allahü teâlânın rahmetine ve yardımına kavuşmaya vesile olan yüksek bir haslettir.       Merhamet etmek; acımak, şefkat göstermek demektir. Allahü teâlânın Esma-i hüsnâsındaki Rahman, Rahim, Rauf gibi isimlerinin anlamı, merhamet eden, acıyan, şefkat gösteren demektir.   Peygamber efendimizin de sallallahü aleyhi ve sellem şefkati, acıması çoktu. Kur’ân-ı kerimde mealen “Biz seni âlemlere rahmet olarak … Devamını oku

Fetih, sulh ve huzur…

Müslümanlar, fethettikleri yerlerde insanların adalet, sulh, refah, huzur içerisinde ruhen ve bedenen mesut bir hayat yaşamalarını sağlamışlardır.       İslam medeniyeti -2-   Müslümanlar, fethettikleri yerlere, imanı, ahlakı ve hakiki medeniyeti taşımışlar, insanların adalet sulh, refah, huzur içerisinde ruhen ve bedenen asırlarca mesut bir hayat yaşamalarını sağlamışlardır. Gittikleri yerlerde mamur beldeler kurmuşlar, huzur ve sükûn … Devamını oku