Vakıflar, birer şefkat ve merhamet abideleridir…

Ecdadımızın, hayatın her alanında yaptıkları binlerce vakıf, hayırseverliğin, şefkat ve merhametin takdirle anılacak unutulmaz örnekleridir.           Dünyâda insanlara yardım ve iyilik etmek, âhirette de sevabına kavuşmak maksadıyla kurulan vakıflar, en büyük gelişmeyi ecdadımız Osmanlılar zamanında gösterdi. “İnsanların en hayırlısı, insanlara faydalı olanıdır” [Buhârî] hadis-i şerifini rehber edinen Osmanlılar, her sahada olduğu gibi, bu sahada da … Devamını oku

Müslümanlar, ulaştıkları her yere huzur götürmüştür…

Müslümanlar, fethettikleri her yerde Müslim ve gayrimüslim tebaaya çok âdil davranıp, bütün işlerinde adaletle hareket ettiler.           Medeniyetleri, milletlerin hayat tarzlarını, geçmişten bugüne bıraktıklarıyla mukayese etmek mümkündür. Tarih, hem altın sayfalarıyla hem de karanlık zulüm sahneleri ile beşeriyete büyük bir ibret hazinesidir.   Bizim medeniyetimiz, İslam medeniyetidir ve bir faziletler medeniyetidir. … Devamını oku

Fetihler, adalet götürmüştür…

Müslümanlar fethettikleri yerlerde, herkesi ticaretinde, ibadetinde serbest bırakmışlar, insanların mallarını, canlarını emniyet altına almışlardır.           İslam Medeniyeti -6-   Hazreti Ömer’in (radıyallahü anh) halifeliği zamanında, Başkumandan Ebû Ubeyde (radıyallahü anh) Humus şehrini alınca memurları vasıtasıyla şu ilanı yaptırdı:    “Ey Rumlar! Allahü teâlânın yardımı ile ve halifemiz Hazreti Ömer’in emrine uyarak bu şehri de … Devamını oku

Fetih, huzur ve güven…

Müslümanlar, hâkim oldukları her yerde halkın hürriyetini gözetmiş, canlarını, mallarını ve namuslarını emniyet altına almıştır.”       İslam Medeniyeti -5-   Hazreti Ömer Kudüs’ü fethedip İslam topraklarına katınca Kudüs ahalisine şöyle bir emân [güven] mektubu verdi:   “İş bu mektup, Müslümanların halifesi Ömer’in (radıyallahü anh) Kudüs ahalisine verdiği emân [güven] mektubudur ki, onların varlıkları, hayatları, … Devamını oku

Şefkat, merhamet ve adalet insanlar için büyük nimettir

Hazret-i Ömer buyurdu ki: “Emri altında olanlara acımayan, Allahü teâlânın merhametinden uzak kalır…”       Resulullah (sallallahü aleyhi ve sellem) yiyecek satın almaya giderken, bir hizmetçi kızın ağladığını gördü. (Kızım, niçin böyle ağlıyorsun?) buyurdu. “Bir Yahudi’nin hizmetçisiyim. Bana bir dirhem verdi. Yarım dirhem ile bir şişe ve yarım dirhem ile de yağ satın al dedi. Bunları alıp … Devamını oku

İslam’ı seçmekle çağı seçtim

Roger Garaudy: “İslâm, çağları arkasında sürükleyen bir dindir. Diğer dinler ise, çağların arkasında sürüklendi…”           İslam medeniyeti -3-   8 Nisan 1983 günü Bingazi’nin Karyünes Üniversitesinin konferans salonunda bir büyük ilim adamı, bir büyük yazar Avrupa’nın meşhur fikir adamı Roger Garaudy, “Evet, bugün ben Müslümanım. Niçin İslam’ı seçtiniz, diyorsunuz. İslam’ı seçmekle çağı seçtim” diyordu. … Devamını oku

Peygamberimiz âlemlere rahmet olarak gönderildi

İslam medeniyetinde şefkat ve merhamet örnekleri – 1       “Ben, lanet etmek için, insanların azap çekmesi için gönderilmedim. Ben, herkese iyilik etmek için, insanların huzura kavuşması için gönderildim.”      Müslümanların tarih boyunca rehber edindikleri sayısız şefkat ve merhamet örneklerinden bazıları şunlardır:   Sevgili Peygamberimiz sallallahü aleyhi ve sellem İslam’a davet için yanlarına Hazret-i … Devamını oku

İslam medeniyeti şefkat ve merhamet medeniyetidir

Şefkat ve merhamet, fertleri birbirine bağlayan, Allahü teâlânın rahmetine ve yardımına kavuşmaya vesile olan yüksek bir haslettir.       Merhamet etmek; acımak, şefkat göstermek demektir. Allahü teâlânın Esma-i hüsnâsındaki Rahman, Rahim, Rauf gibi isimlerinin anlamı, merhamet eden, acıyan, şefkat gösteren demektir.   Peygamber efendimizin de sallallahü aleyhi ve sellem şefkati, acıması çoktu. Kur’ân-ı kerimde mealen “Biz seni âlemlere rahmet olarak … Devamını oku

Fetih, sulh ve huzur…

Müslümanlar, fethettikleri yerlerde insanların adalet, sulh, refah, huzur içerisinde ruhen ve bedenen mesut bir hayat yaşamalarını sağlamışlardır.       İslam medeniyeti -2-   Müslümanlar, fethettikleri yerlere, imanı, ahlakı ve hakiki medeniyeti taşımışlar, insanların adalet sulh, refah, huzur içerisinde ruhen ve bedenen asırlarca mesut bir hayat yaşamalarını sağlamışlardır. Gittikleri yerlerde mamur beldeler kurmuşlar, huzur ve sükûn … Devamını oku

Bütün zamanlara hitap eden medeniyet…

İslâm medeniyeti; bütün dünyaya, bütün zamanlara hitap eden ve çağları peşinde sürükleyen, insanlık tarihi boyunca yaşamış en ileri ve en parlak medeniyettir.       İslam medeniyeti, hâkim olduğu beldelerin ve memleketlerin mamur hâle gelmesini, insanların ruh, düşünce ve beden bakımından rahat, huzur, sulh ve sükûn içinde yaşamalarını sağlamıştır. Müslümanların tarih boyunca kurdukları bütün medeniyetlerin … Devamını oku

Medeniyet nedir?

Medeniyet, şehirler kurmak ve insanlara hizmettir. Kısacası, fen ve sanatın, doğru iman ve güzel ahlak ile birlikte olmasına medeniyet denir.       Güzel ahlak sahibi olan ve zamanının fen bilgilerinde yükselmiş olan Müslümana medeni denir. Fende ilerlemiş, fakat imanı ve ahlakı bozuk olan medeni olamaz. Fende geri, imanı da ahlakı da bozuk olana vahşi … Devamını oku

Bu medeniyetten ders çıkarmalıyız

“Bilgisayarın temel algoritması olan algebrayı (cebiri) ve kodlamayı Müslüman matematik âlimleri bulmuşlardır.” Müslüman olmadıkları hâlde, davet edildikleri toplantıda İslama ve Müslümanların ilim ve fen sahasındaki  çalışmalarına  hayranlıklarını ifade eden  iki konuşmacının beyanları şöyledir:   Dünyanın en büyük teknoloji şirketlerinden birinin yönetim kurulu başkanı Bayan Carly Fiorina, ana konuşmacı olarak davet edildiği, “Teknoloji, piyasalar ve hayat tarzımız: Geleceğe dair … Devamını oku

İnsanlığın aradığı medeniyeti İslamiyet sunmuştur…

John W. Drapper: “Hristiyan tarihçiler, Avrupa’nın medeniyette Müslümanlara ne kadar borçlu olduğunu bir türlü itiraf edemezler.”       İslamiyet’ten önce Arabistan bir çöl ve orada oturan insanlar da yarı vahşi bedevilerdi. Putperesttiler. Birçok puta taparlardı. İlkel bir hayat sürerlerdi. Kız çocuklarını diri diri gömmek gibi korkunç âdetleri vardı. İşte böyle âciz, zavallı, vahşi olan … Devamını oku