Büyüklerin hâllerini inkâr etme, helak olursun!

“Allahü teâlânın öyle sevgili kulları vardır ki, yerlerinde oturdukları hâlde, Kâbe-i muazzamayı tavaf ederler!”

 

 

 

Ürûdek bin Fütyan hazretleri evliyânın büyüklerindendir. Irak’ta Fırat Nehri kıyısındaki Şa’bâniye köyünde yaşamıştır. 673 (m. 1276) senesinde vefât etti. Kerâmetleri ve menkıbeleri çoktur. Şöyle anlatılır:

 

“Ürûdek bin Fütyan hazretlerinin talebelerinden bir grubu seyahat için yola çıkmışlardı. Büyük Kostantiniyye yakınlarında korsanların saldırısına uğradılar. Bunun üzerine onlar Ürûdek bin Fütyan hazretlerinden yardım istediler. O anda soyguncuların üzerine bir toprak parçası geldi. Hava toz toprakla doldu. Soyguncular helak oldu. Onlar bu hâdiseyi hocalarının yanlarına gelince, diğer arkadaşlarına anlattılar. Onlar da; ‘Ürûdek bin Fütyan hazretleri, hâdisenin olduğu zaman Fırat Nehri kenarında hasat işleriyle meşgûl idi. O, sizlerin isimlerinizi söyleyerek; (Lebbeyk yâ filân? Allahü teâlânın izniyle size yardım geldi) deyip bir toprak parçası attı. Bu toprak parçası uçarak gözlerimizden kayboldu’ dediler.”

 

Yine şöyle anlatılır: “Ürûdek bin Fütyan hazretleri, talebeleri ile birlikte otururken, büyüklerin hâllerinden ve ölünceye kadar Allahü teâlânın onlara ihsân ettiği nimetlerden bahsetti ve; ‘Allahü teâlânın öyle sevgili kulları vardır ki, yerlerinde oturdukları hâlde, Kâbe-i muazzamayı tavaf ederler. Yine öyle zâtlar vardır ki, cenâb-ı Hakkın bir şeref ve ikramı olarak, Kâbe onları tavaf eder” dedi. O sırada orada bulunan zamanının Şeyh-ül-İslâmı olan Tâceddîn Abdurrahmân Fezârî, böyle durum olurmuymuş der gibi başını kaldırıp, Ürûdek bin Fütyan hazretlerine baktı. Sonra, gece olan olayı, Şeyh-ül-İslâm Tâceddîn Abdurrahmân Fezârî şöyle anlatır:

 

“Gece yarısı olmuştu ki, bir ses işittim. ‘Kalk ve Ürûdek bin Fütyan hazretlerinin söylediklerine bak’ diyordu. Dışarı çıktım. Gördüm ki, şekil ve vasıflarını bildiğim şekilde Kâbe-i muazzama. Ürûdek bin Fütyan hazretlerinin evi etrâfında tavaf ediyor, kenarlarında bazı kişiler güzel sesle onu medhediyorlardı. Ben bu durumu görünce, bana bir hâl oldu ve düşüp bayıldım. Bir süre sonra ayıldım. Ürûdek bin Fütyan hazretlerinin; ‘Bundan sonra büyüklerin hâllerini inkâr etme, helak olursun!’ dediğini işittim. Bu arada müezzin sabah ezanını okuyordu.”

 

Ürûdek bin Fütyan hazretlerinin giydiği bir hırka vardı. Mecnunlar onu kokladığında iyileşir, onun sohbetine devam ederlerdi.

 

 

 

Vehbi Tülek’in önceki yazıları…

Kategori içindeki yazılar: Vehbi Tülek