İhlâslı amel ve gayret talebeliğin şartıdır…

“Talebe, tavus gibi olmalıdır. Güzel kanatlarına, renk renk tüylerine değil, siyah bacaklarına bakmalıdır…”       Gavs-i Hizânî Sıbgatullah Arvâsî hazretleri Seyyid Tâhâ-i Hakkârî hazretlerinin talebelerindendir. Peygamber efendimizin neslinden olup seyyiddir. 1870 (H.1287) senesinde Bitlis’in Hizân kazasının Gayda köyünde vefât etti. Kabri oradadır. Çok zekî olan Seyyid Sıbgatullah Arvâsî, kısa zamanda kelâm, tefsîr, hadîs, fıkıh … Devamını oku

Hanım velîlerden Seyyidet Nefîse

Hanım velîlerden Seyyidet Nefîse hazretleri, Mekke-i mükerremede doğdu ve Kâhire’de vefât etti.       Seyyidet Nefîse hazretleri meşhûr hanım velîlerdendir. 762 (H.145) senesinde Mekke-i mükerremede doğdu. Önce Medîne-i münevverede yerleşti. İmâm-ı Ca’fer-i Sâdık’ın oğlu İshâk-ı Mu’temen ile evlendi. 823 (H.208)de Kâhire’de vefât etti.   Rivâyet edilir ki, Seyyidet Nefîse zamanında Mısır’da, dört tâne kız … Devamını oku

Tasavvuf ehline muhabbet, büyük nîmettir…

“Bid’at sahipleri ile ve mezhepsizlerle arkadaşlık etmeyiniz! Bunlar, din hırsızlarıdır.”       Üsküdârî Yahyâ Efendi İstanbul velîlerindendir. İstanbul’da 1711 (H.1123) yılında doğdu. 1784 (H.1198) senesinde İstanbul’da vefât etti. İstanbul’daki evliyânın büyüklerinden Mehmed Emin Tokâdî hazretlerinin talebesi olmakla şereflendi. Kendisi şöyle anlatır:   Mehmed Emîn Efendiye talebe olmamdan iki ay sonra hocam ahbaplarıyla birlikte bizim … Devamını oku

Üzülme, saltanat sana nasip olacaktır…

“Yerime, en lâyık olan Yavuz Sultan Selim’dir. Sağlığımdayken saltanat vazifesini ona vereyim”       Seyyid Velâyet hazretleri Osmanlı devletinde yetişen velîlerdendir. 1451 (H.855) senesinde Bursa’ya bağlı Kırmasti kasabasında doğdu. Zamânının âlimlerinden, aklî ve naklî ilimleri tahsîl etti. İstanbul’a giderek hadîs ilmini Molla Gürânî’den okudu. Âşıkpaşa evlâdından Şeyh Ahmed hazretlerine talebe oldu. Hocasının kızıyla evlendi. … Devamını oku

Evliyanın rûhundan feyiz alabilmek kolay değildir!

“Evliyânın sûretleri, öldükten sonra da talebesine gözüküp feyiz verirler…”       Ali bin Muhammed Cürcânî hazretleri evliyânın meşhurlarındandır. Hem seyyid, hem de şerif olup soyu Peygamber “sallallahü aleyhi ve sellem” efendimize ulaşır. Bu sebeple Seyyid Şerîf Cürcânî ismiyle tanınıp meşhur oldu. 1339 (H.740) târihinde İran’da Cürcan şehrinde doğdu. Küçük yaşından îtibâren Cürcan’da ilim öğrenmeye … Devamını oku

Âilene rıfk ile muâmele eyle ve onu dövme!..

“Âileni güzelce idare eyle! Tatlı nasihat ederek, Allahü teâlânın emirlerini ona öğret!”       Seyfullah Kâsım Efendi Osmanlı devletinde yetişen velîlerdendir. 1601 (H.1010) senesinde İstanbul’da vefât etti. Babası, Seyfullah Kâsım Efendi’yi, iyi edeb ve terbiye olması için Ümm-i Sinân hazretlerine teslim etti. Seyyid Kâsım Efendi, onun yanında zâhirî ve bâtınî ilimleri öğrendi. Ümm-i Sinân … Devamını oku

Fehîm! Ubeydullah’ı, kardeşim Sâlih’e götür

Seyyid Tâhâ hazretlerinin oğlu Ubeydullah, Seyyid Fehîm hazretlerine tâbi olmak istiyordu. Ancak!..       Seyyid Sâlih hazretleri “Silsile-i aliyye” adı verilen büyük âlim ve evliyâların otuz ikincisidir. Tâhâ-i Hakkârî hazretlerinin kardeşidir. Seyyiddir. Seyyid Sâlih, küçük yaşta Kur’ân-ı kerîm okumayı öğrendi. Çok zekîydi. Kısa zamanda Kur’ân-ı kerîmi ezberledi. Medreseye giderek tefsîr, hadîs, fıkıh gibi zâhirî … Devamını oku

Âlimi ve ilmi seven hatâ işlemez…

“Sakın, ilmi ve âlimleri sevmekten uzak kalmayınız. Bu, kurtuluş vesîlesidir.”       Radıyyüddîn Ali hazretleri evliyânın meşhurlarındandır. Seyyid olup soyu Peygamber (sallallahü aleyhi ve selem) efendimize ulaşır. İran’da Tebrîz yakınlarında doğdu. Tebrîz’de ilim öğrendi. Tahsîlini tamamlayıp, fetvâ verecek dereceye yükseldikten sonra Herat şehrine kâdı olarak tâyin edildi. Gördüğü bir rüyâyı bir işâret kabûl edip, … Devamını oku

“Kabr-i saâdete yüzümü sürmek istiyorum…”

“Ceddim Resûlullah (aleyhisselâm) geldi. Bu dünyâdan gidelim, Cennet’e uçalım, buyuruyor”       Nizâmeddîn Efendi Osmanlı devletinde yetişen velîlerdendir. Seyyid olup soyu Peygamber (sallallahü aleyhi ve selem) efendimize ulaşır. Bu yüzden halk arasında “Seyyid Nizâm” diye meşhûr olmuştur. Bağdat’ta doğdu. 1550 (H. 957) senesinde İstanbul’da vefât etti. Bağdat’ta Kâsım Zülfikâr Mâzenderânî’nin ilim meclislerinde ve hizmetinde bulunarak … Devamını oku

Tâat; kalp ile, beden ile ve mal ile yapılır…

Âhiret saâdetine kavuşmak, tâatler ile ibâdet ve kulluk ağacının meyveleri ile ele geçer.       Muslihiddîn Efendi Osmanlı devletinde yetişen velîlerdendir. Seyyid olup soyu Peygamber sallallahü aleyhi ve selem efendimize ulaşır. Kütahya’da doğdu. Hocası Merkez Efendi ile aynı köydendir. 1575 (H.983) senesinde vefât etti. Türbesi, İstanbul’da Merkez Efendinin türbesinin yanındadır. Zâhirî ilimlerde ve tasavvuf … Devamını oku

Cahille görüşmek, insanı Allah’tan uzaklaştırır!..

Müminler kardeştir. Îmân sâhibi olanlar, din ve dünyâ işlerinde birbirine yardımcı olurlar.       Muhammed Rindî hazretleri evliyânın meşhurlarındandır. Seyyid olup soyu Peygamber efendimize ulaşır. 1561 (H.969) senesinde Basra’da doğdu. 1604 (H.1013) senesinde Şam’da vefât etti. Derslerinde buyurdu ki:   “Cahiller ile görüşmek, insanı Allahü teâlâdan uzaklaştırır. Sima’ yapıyoruz diyerek hoplayıp, zıplayan kimselerin meclislerinden uzak … Devamını oku

Salevat getirmek hürmete sebep olmaktadır…

Resulullahın (sallallahü aleyhi ve sellem) ismini işitenin ömründe bir defa salevat getirmesi farzdır.       Osman Mergânî hazretleri evliyânın meşhurlarındandır. Seyyid olup soyu Peygamber efendimize ulaşır. Ondokuzuncu yüzyılda yaşadı. Tasavvufta Seyyid Ahmed bin İdris hazretlerinden feyiz alarak kemâle erdi. Çok talebe yetiştirdi. Resûlullah’a salât ve selâm hususunda “Fethürresûl” adlı eseri meşhurdur. Bu kitabında şöyle buyuruyor:   … Devamını oku

Emriniz altındakileri ateşten koruyun!..

“İnsanlar uykudadır. Öldükleri zaman uyanırlar. Fakat fırsat elden gider…”       Mehmed Murâdî Efendi Osmanlı devletinde yetişen velîlerdendir. Seyyid olup soyu Peygamber efendimize ulaşır. Aslen Buhârâlıdır. Babasının vazîfeli bulunduğu sırada 1683 (H.1094) senesinde İstanbul’da doğdu. Küçük yaştan itibâren ilim tahsîline başladı. Şam’a giderek Abdülganî Nablüsî gibi âlimlerden de okuyup, sohbetlerinde bulunarak, aklî ve naklî … Devamını oku