Hâbil’in kabul olan kurbanı ve Kâbil…

Hâbil ve Kâbil, Âdem aleyhisselâmın oğullarıdır. Bir gün ikisi arasında büyük bir ihtilâf çıktı. Kâbil haksız olmasına rağmen anlaşmazlığa son vermiyordu!..           Bugün Kurban Bayramı’nın ikinci gününü idrak ediyoruz… Böyle bir günde size Âdem aleyhisselâmın oğulları Hâbil ve Kâbil’in adak kurbanından bahsetmek istedim; çünkü gerçekten ibretlik bir hadise…   Resûlullah efendimiz buyurdu ki: “Hayra delalet eden [yol … Devamını oku

Ey Allah’ın kulları kardeş olunuz!..

“Birbirinizle münasebeti kesmeyin! Birbirinize arka çevirmeyin! Birbirinize kin ve düşmanlık beslemeyin! Birbirinizi kıskanmayın!..”           Rabbimize ne kadar şükretsek azdır… Bugün Kurban Bayramının birinci gününü idrak ediyoruz… Bayram günlerinin fazileti büyüktür. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:   (Rahmet kapıları dört gece açılır. O gecelerde yapılan dua, tevbe reddolmaz. Ramazan Bayramının ve Kurban Bayramının birinci geceleri, Berat … Devamını oku

Gafillerin ağızlarında da, dillerinde de kilit vardır!

“Gafiller dua edemez. Çünkü ‘Ya Rabbi’ demeye güç yetiremez. Onun ağzında da, dilinde de kilit vardır. Dert içinde iken de ağlayıp sızlayamaz!..”       Dua, Allahü teâlâya yalvararak murâdını istemektir. Cenâb-ı Hak, duâ eden Müslümanı çok sever. Dua etmeyene gadap eder. Dua müminin silâhıdır. Dua, gelmiş olan dertleri, belâları giderir. Gelmemiş olanların da gelmelerine mâni olur. Allahü teâlâ, (Bana … Devamını oku

Kadınların cennete girmeleri daha kolay

“Kocasına hıyanet etmeyen, beş vakit namaz kılan, Ramazan-ı şerifte oruç tutan ve yabancılara açık olarak görünmeyen kadın, Cennete gidecektir.”           Dinimizde bilinmesi zaruri olan şeyleri her Müslümanın bilmesi lâzımdır. Bilmemek özür olmaz. İnsan yaptığı şeyi niçin yaptığını bilmesi lâzım. Yapılan işler için “Bilmediğim için yaptım” demek insanı vebalden kurtarmaz.   Kâfirlerin bayramlarında, … Devamını oku

Emr-i maruf yapılmazsa, fitne her tarafı kaplar!..

Allah’ın kullarına yapılan her türlü hizmet makbuldür. Ama ‘Kitap vermek’ veyâ verilmesine sebep olmak, hepsinden daha kıymetlidir…           Emr-i bil maruf ve nehy-i anil münker, farz-ı kifayedir. “Maruf” dinimizin emrettiği hususlardır. “Münker” ise, dinimizin yasakladığı, yani Allahü teâlânın razı olmadığı işlerdir… Emr-i maruf yapılmazsa, ilim yok olur. Cehalet ve sapıklık yayılır. Fitne her tarafı kaplar. Duruma göre; emr-i marufun … Devamını oku

Övünme, şükret!..

Nimetleri, kendinden bilmek övünmek, yani “nefsi tezkiye” olur. Kavuştuğu nimetleri Allahü teâlâdan bilmek “şükretmek” olur.           Dinimizde övünmenin yeri yoktur. Peygamber Efendimiz, (Ben âlemlerin, bütün insanların, bütün peygamberlerin efendisiyim) dedikten sonra, (Bunları övünmek için söylemiyorum, hakikati bildiriyorum. Hakikati bildirmek benim vazifemdir. Bunları söylemezsem vazifemi yapmamış olurum) buyuruyor. Bir âyet-i kerimede meâlen buyuruldu ki:   (Allah, kendini beğenip övüneni sevmez.) [Lokman18] … Devamını oku

Hangi güzel yüz ki, toprak olmadı!..

Dâvûd-i Tâî hazretlerine “Efendim, bu mertebeye, bu makamlara nasıl ulaştınız” diye sual ettiler. Çok anlamlı bir cevap aldılar!..           Büyük velîlerden olan Dâvûd-i Tâî hazretleri, İmâm-ı a’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin ileri gelen talebelerindendir. Künyesi Ebû Süleyman, ismi Dâvûd bin Nâsır-i Kûfî’dir. Horasanlıdır. Habîb-i Acemî’nin halîfesi idi. Haramlardan, şüphelilerden, mubahların fazlasından sakınan, pek … Devamını oku

Son Halife ve son Sultan

Vahideddîn Han Abdülmecid Han’ın oğludur. Osmanlı padişahlarının otuz altıncısı ve sonuncusudur. İslam halifelerinin yüz birincisi ve sonuncusudur…   Sultan Vahideddîn Han     Bugün, Vahideddîn Han’ın (Sultan Altıncı Mehmed) vefat yıl dönümüdür…    Vahideddîn Han ağabeyi İkinci Abdülhamîd Han tarafından büyütülüp, himâye edildi. 4 Temmuz 1918’de ağabeyi Sultan Reşâd’ın vefât ettiği gün pâdişâh ve halîfe oldu… Tahta geçtiği … Devamını oku

Doğrunun yanında olmak…

Ülkenin, milletin menfaati nerede ise, o tarafta olmak gerekir. Hakkın, doğrunun, iyinin yanında olanı taraf tutmakla suçlamak doğru olmaz.       Hiç kimse tarafsız olamaz. Bir kimseyi tarafsız davranmaya zorlamak yanlıştır. İyinin yanında olmak, kötünün karşısında olmak, yanlış değildir. Ülkenin, milletin menfaati nerede ise, o tarafta olmak gerekir. Hakkın, doğrunun, iyinin yanında olanı taraf … Devamını oku

Kötü övülmez, zalim alkışlanmaz!

Alkış, bir şeyin beğenildiğini anlatmak için el çırpmak demektir. Mecaz olarak da, takdir etmek anlamında kullanılır.         Bir okuyucumuzdan şöyle bir mail geldi: “Bir videoda dinledim. Bir hoca efendi (Alkışlamak, Lut kavminin kötü amellerinden olduğu için bid’attir) diyor. Bid’at ibadette olur. Alkış ibadet mi ki, bid’at olsun?”   Önce, bid’atin ne olduğuna bakalım. Bid’at, sonra … Devamını oku

Büyük cihangir Sultan Mehmed Han

İkinci Murad Han’ın oğlu olan Fatih Sultan Mehmed Han, 1429’da Edirne’de doğup, 1481’de Gebze’de vefat etti. Türbesi Fatih Camii haziresindedir…       Bugün, Fatih Sultan Mehmed Han’ın, vefat yıl dönümüdür… İkinci Murad Han’ın oğlu, İkinci Bayezid Han’ın babası olan ll. Mehmed Han, 1429’da Edirne’de doğup, 1481’de Gebze’de vefat etti. Türbesi Fatih Camii haziresindedir…   Osmanlı Sultanlarının yedincisi … Devamını oku

Fakirlerin sığınağı Şabân-ı Velî hazretleri

Bir fakir, Şabân-ı Velî hazretlerine gelerek; “Bir merkebim vardı, öldü. Şimdi ben çocuklarımın geçimini ne ile temin edeceğim? Dua edin” der…   Şeyh Şâban-ı Velî ve Kastamonu Evliyalarını Anma Haftasındayız… “Evliyalar Şehri” olarak da bilinen ve Anadolu’daki en eski yerleşim yerlerinden olan bu ilimizde; Seyyid Ahmet Siyahi ve Ahmed Hicâbî gibi nice Allah adamlarının türbesi var. Biz bugün bu vesileyle Şâban-ı … Devamını oku

Borcunu ödeyemeyeni sıkıştırma!..

  “Kıyamet gününün sıkıntılarından kurtulmak isteyen, eli darda olana, alacağını tehir etsin veya bağışlasın!”            Herkese iyilik etmek, ödünç veya sadaka vermek çok sevaptır. Ancak, ödemek için uğraşıp da borcunu ödeyemeyen fakirleri sıkıştırmamalıdır. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Kıyamet gününün sıkıntılarından kurtulmak isteyen, eli darda olana, alacağını tehir etsin veya bağışlasın!) [Müslim]   Borcunu … Devamını oku