En akıllınız, Allahü teâlâdan en çok korkanınız, emir ve yasaklarına en güzel şekilde riâyet edeninizdir.
Ebü’ş-Şeyh hazretleri hadîs âlimlerinin büyüklerindendir. Adı Abdullah bin Muhammed’dir. 274 (m. 887) senesinde doğdu. On yaşından itibâren hadîs-i şerîf dinlemeye ve ilim öğrenmeye başladı. Zamanındaki büyük âlimlerin derslerine devam ederek hadis rivayet etti. 369 (m. 973) yılında vefât etti.
Ebü’ş-Şeyh’in rivâyet ettiği hadîs-i şerîflerde Peygamber Efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) buyurdular ki:
“Allahü teâlâ, yarısı kardan ve yarısı ateşten olan bir melek yaratmıştır. Bu melek ‘Allahım! Kar ile ateşi birleştirdiğin gibi, sâlih kullarının kalblerini de birleştir’ diye duâ eder.”
“Et, dünyâ ve âhıretin en üstün yemeğidir. O, kulağın işitmesini arttırır. Eğer Rabbimden her gün bana et yemeği nasîb etmesini istesem, nasîb ederdi.”
“Rabbimin katında on ismim vardır. Ben Muhammed’im, Ahmed’im, Mahî’yim; Allahü teâlâ benimle küfrü mahvedecektir. Ben Akîb’im, benden sonra Peygamber yoktur. Ben Hâşir’im, Allahü teâlâ, kullarını beni müteakip haşredecektir. Ben rahmet Resûlüyüm, ben tövbe Resûlüyüm, ben Melâhim Resûlüyüm, ben Mukaftayım. Herkes bana uyar. Ben Kussem’im, yanî olgun ve bütün iyilikleri kendinde toplayan bir kimseyim.”
“İlim; müminin en samîmi dostu, hilm (yumuşaklık, güzel huy) veziri, akıl; ona doğruyu gösteren delîli, amel; fayda ve koruyucusu, rıfk; annesi, mülâyemet; kardeşi, sabır ise ordu kumandanıdır.”
“Bu dünyâ, baştan sonuna kadar yırtılıp da sonunda bir iplik ile tutan elbiseye benzer ki, o da nerede ise kopmak üzeredir.”
“En akıllınız, Allahü teâlâdan en çok korkanınız, emir ve yasaklarına en güzel şekilde riâyet edeninizdir.”
“Üç çeşit komşu vardır. Bunlardan birinin bir hakkı, diğerinin iki hakkı ve üçüncüsünün de üç hakkı vardır. Üç hakkı olan komşu, Müslüman ve akraba olan komşudur. Bunun, komşuluk, İslâmiyet ve akrabalık olmak üzere üç hakkı vardır. Müslüman olan komşunun da, komşuluk ve İslâmiyet hakkı olmak üzere iki hakkı vardır. Müslüman olmayan komşunun ise, yalnız komşuluk hakkı vardır.”
“Dilencilikten korunmak, aile efradına bolluk göstermek ve etrâfındakilere yardımda bulunmak gayesiyle, helâlinden ve meşrû şekilde dünyalık talep eden kimse, yüzü ayın ondördü gibi parlak olduğu hâlde Allahü teâlâya kavuşur.”