Tâbiîn-i kirâmdan ve evliyânın büyüklerinden olan Câfer-i Sâdık hazretleri, bir günkü sohbetinde;
“Birine kızarsanız yâhut biri size kızarsa, hemen iki rekât namaz kılıp tövbe edin” buyurdu.
Hikmetini sordular.
Cevâbında;
“Çünkü kusuru başkalarında değil, kendimizde arayacağız, kendimizi kusurlu göreceğiz” buyurdu.
● ● ●
Bir gün de bu zâta;
“Ey efendim, Allahü teâlâ, fâiz alıp vermeyi niçin haram kılmıştır?” diye sordular.
Cevâbında;
“Eğer fâiz haram olmasaydı, insanlar arasında birbirine karşılıksız iyilik yapan kimse kalmazdı” buyurdu.
● ● ●
Bir gün yolda gidiyor, biri de arkasından tâkip ediyordu.
Bir aralık;
“Yâ Rabbî! Bana bir elbise gönder” diye duâ etti.
O ara biri geldi.
Bir paket verip;
“Efendim, bunu size falanca gönderdi” deyip gitti.
O paketi açtığında, çok kıymetli bir elbise gördü.
Allah’a şükretti.
Tâkip eden kişi;
“Efendim, siz o duâyı yaparken ben de ‘âmin’ demiştim. Eski elbisenizi de bana verin” dedi.
Hazret-i Câfer; “Peki” buyurdu.
Yeni elbiseyi ona verdi.
Huzur içinde evine gitti…