Mürtedlerin cehennemdeki yeri!

Mürtedler, Cehennemin en alt tabakasında azap göreceklerdir. Cehennem, 7 tabakadır. Her birinin azâbı, üstündekinden daha şiddetlidir.

 

 

 

“Mürted”: “Müslümân iken irtidâd eden, dînden çıkan, kâfir olan kimse”ye denir. “İrtidâd” da: “Dînden çıkma, Müslümân iken, İslâm dînini terk etmek” demektir.

 

Bir de “Riddet” terimi vardır, o da: “İrtidâd etme, İslâm dîninden çıkma” demektir.

 

Riddet, niyyetle yâni kalbinden dînden çıkmaya karâr vermekle yâhut küfür olan bir söz veya bir fiil ile İslâm’dan ilgiyi, alâkayı kesmek ile olur. (İmâm-ı Şa’rânî)

 

Hadîs-i şerîfte buyuruldu ki: “Allahü teâlâya, Cebrâîl aleyhisselâm gibi ibâdet etseniz, mü’minleri, Allah için sevmedikçe, kâfirlere ve mürtedlere, Allah için düşmânlık etmedikçe, hiçbiri kabûl olmaz.” (Berîka)

 

“Helâli, harâmı ayırd etmeyen, farzı yapmağa, harâmdan kaçınmağa ehemmiyet vermeyen Müslümân, mürted olur. Kelime-i şehâdet getirse, namaz kılsa, ben Müslümânım dese de Müslümân olmaz. Bu sözlerine ve ibâdetlerine inanılmaz. Dînden çıkmasına sebeb olan şeye pişmân olması, tövbe etmesi lâzımdır.”  (Seyyid Abdülhakîm Efendi)

 

“Müslümân irtidâd ederek İslâmiyet’ten çıkarsa, yâni kâfir olursa, Müslümân iken yapmış olduğu ibâdetlerin, iyiliklerin hepsi ve sevâbları yok olur.  Âhirette ona hiçbir fâidesi olmaz. Ölmeden önce tekrâren Müslümân olursa, affolur; yeniden tertemiz bir mü’min olur. Tekrâr îmâna gelirse, yeniden hac etmesi lâzım olur. Ama namazlarını, oruçlarını ve zekâtlarını kazâ etmesi lâzım olmaz. Fakat, irtidâd etmeden önce kazâya bırakmış olduğu ibâdetlerini kazâ etmesi lâzımdır. Çünkü mürted olunca, önceki günâhlar yok olmazlar. İrtidâd edenin nikâhı fesh olur, gider.” (Muhammed Hâdimî-Berîka)

 

“Erkek veya kadın bir Müslümân, âlimlerin söz birliği ile küfre sebeb olacağını bildirdikleri bir sözün veya işin küfre sebeb olduğunu bilerek, amden (kasden, istekle, tehdîd edilmeden) ciddî olarak veya hezl (şaka ve güldürmek) için söyler, yaparsa, mânâsını düşünmese dahi îmânı gider, mürted olur (dînden çıkar). Böyle mürted olanların nikâhları bozulur, iki şâhit yanında tecdîd-i îmân ve nikâh yapmaları (îmân ve nikâhlarını tazelemeleri) lâzım olur.” (Abdülganî Nablüsî-Hadîka)

 

“Tecdîd-i nikâh”: “Nikâhı tâzeleme, yenileme” demektir. “Tecdîd-i îmân ve nikâh duâsı ise şöyledir:  “Allahümme innî ürîdü en üceddidel-îmâne ven-nikâha tecdîden bi-kavli lâ ilâhe illallah, Muhammedün Resûlullah.”

 

Câmide cemâatin çok olduğu bir namazın duâsından sonra, İmâm efendi, bunu cemâat ile birlikte okursa, cemâat birbirlerine şâhit olmuş, nikâhları da tâzelenmiş olur.” (İbn-i Âbidîn, Yûsuf Sinânüddîn)

 

Mürtedler, Cehennemin en alt tabakasında azap göreceklerdir. Cehennem, 7 tabakadır. Her birinin azâbı, üstündekinden daha şiddetlidir. (Ferâidül-fevâid) 1. Cehennem2. Saîr3. Sekar4. Cahîm5. Hutame6. Lazâ7. Hâviye: Tabakaların en şiddetlisidir; burada münâfıklar ve mürtedler azap göreceklerdir. Hâviye tabakası, Kâria sûresinin 8-11. âyetlerinde zikredilmektedir.

 

 

 

Prof. Dr. Ramazan Ayvallı’nın önceki yazıları…




Kategori içindeki yazılar: Ramazan Ayvallı