Mekke-i mükerreme’de dünyâya gelen Seyyidet Nefîse hazretleri, bir gün bâzı hanımlara;
“Hiç kimsenin kalbini incitmeyin, velev ki, kâfir bile olsa” dedi.
Hanımlar şaşırdı.
“Kâfirlerin de mi?”
“Evet, onların da kalbini kırmayacağız.”
“Ama onlar Allah’ı inkâr ediyor” dediler.
Seyyidet Nefîse;
“Olsun, öyle de olsa hiç kimsenin kalbini kırmaya hakkımız yoktur. Kalp kırmak dînimizde haramdır” diye açıkladı.
● ● ●
Bu mübârek hâtun bir gün sevdiklerine “İnsana sıkıntı veren şeyler nedir, biliyor musunuz?” diye sordu.
“Bilmiyoruz” dediler.
Dedi ki:
“Nefse tâbi olmak ve kötü arkadaşlarla düşüp kalkmaktır. Bu iki düşmana uymayan, sıkıntı çekmez.”
● ● ●
Bir gün de sevdiklerine;
“Îmân ve ibâdet bilgilerini öğrenmek ve çocuklarına öğretmek, her Müslümana farzdır. Öğrenmeyenler ve çocuklarına öğretmeyenler Cehennemde yanarlar” dedi.
Dinliyenler;
“Bunların îmânı gider mi?” diye sordular.
Hazret-i Nefîse;
“Eğer öğrenmeye lüzum görmez, ehemmiyet vermez, hafife alırsa, o zaman îmânını kaybeder ve Allah korusun ‘kâfir’ olur” dedi.