Molla Gürânî hazretleri Osmanlı Devletinin dördüncü şeyhülislâmıdır. 1410 (H.813) senesinde Gürân kasabasında doğdu. İlim öğrenmek için Bağdât, Diyarbakır, Şam ve Kâhire’ye gitti. Kâhire’de İbn-i Hacer Askalânî hazretlerinden hadîs ve fıkıh ilmine dâir eserler okudu ve icâzet aldı. Sonra Molla Yegân ile birlikte İstanbul’a geldi. Şehzâde Mehmed (Fâtih), bu sırada Manisa’da idi. Babası İkinci Murâd Hân, oğlunun yetişmesi ve eğitilmesi için Molla Gürânî’yi Manisa’ya gönderdi. Fâtih Sultan Mehmed Han padişah olunca Şeyhülislâmlık makâmına getirildi. Sekiz sene Şeyhülislâmlık yaptı. 1488 (H.893) senesinde İstanbul’da vefât etti.Bu mübarek zat, bir dersinde şunları anlattı:Farz olan hac yapıldıktan sonra Medîne ziyâret edilmelidir. Ziyâreti önce yapmak da câizdir. Medîne şehri uzaktan görülünce, salât ve selâm getirilir. Sonra, (Allahümme hâzâ harem-ü Nebiyyike ve mehbit-ü vahyike femnin aleyye biddühûl-i fîhi vec’alhü vikâyeten lî minennâr ve emânen minel azâb vec’alnî minelfâizîne bi-şefâ-atil-Mustafâ yevmelmeâb) denir. Şehre veyâ mescide girmeden önce gusül abdesti alınır. Güzel koku sürünülür. (Bismillah ve alâ Milleti Resûlillah) der ve hicret gecesi gelmiş olan (İsrâ) sûresinin sekseninci âyetini ve namâzda okunan salevât-ı şerîfleri okuyarak ve (Vagfir lî-zünûbî veftah lî ebvâbe rahmetike ve fadlike) diyerek mescide gelir. Bâb-ı selâmdan veyâ bâb-ı Cibrîl’den mescide girip, minber yanında iki rek’at (Tehıyyetül-mescid) namâzı kılar. Minberin direği sağ omuzu hizâsına gelmelidir. Resûlullah “sallallahü aleyhi ve sellem” burada kılardı.İki rekat da şükür namâzı kılar. Duadan sonra, kalkıp edeble Hücre-i saadete gelir. Muvâcehe-i saadet duvarına karşı, arkasını kıbleye dönerek, Resûlullahın mübârek yüzüne karşı, iki metre kadar uzakta, edeble durur. Resûlullahın kendisini gördüğünü, selâmını, dualarını işittiğini ve cevap verdiğini, âmîn dediğini düşünür. (Esselâmü aleyke yâ seyyidî, yâ Resûlallah…) diyerek, dilediği duayı yapar. Sonra biraz sağa gelip, (Esselâmü aleyke yâ halîfete Resûlillah…) diye hazret-i Ebû Bekr’e selâm verir. Sonra, biraz sağa gidip, hazret-i Ömer’e de selâm verir. Sonra kendine ve ana babasına ve dua etmesini istemiş olanlara ve bütün Müslümânlara dua eder. Sonra yine Resûlullahın mubârek yüzü karşısına gelir ve dilediği duaları da yapar.
Şehzâde Hocası Molla Gürânî
Kategori içindeki yazılar: Vehbi Tülek
- “Nâfileleri hafife alan, farzları da hafife alır!”, Vehbi Tülek, 28 Aralık 2024
- “Hoca, talebesini rûhânî ve cismânî terbiye eder”, Vehbi Tülek, 27 Aralık 2024
- “Yalan söyleyen çirkin ve zelîl olsun!..”, Vehbi Tülek, 26 Aralık 2024
- “Dünyâda en kıymetli şey, ihlâstır…”, Vehbi Tülek, 25 Aralık 2024
- Hak sözü kabul etmek alçak gönüllü olmaktır, Vehbi Tülek, 24 Aralık 2024
- İnsanlardan övgü beklemek ateşle oynamak gibidir!, Vehbi Tülek, 23 Aralık 2024
- “Ey gençler! Fırsatı ganimet biliniz…”, Vehbi Tülek, 22 Aralık 2024