“Müminleri sevindir…”

Hindistan evliyâsından Alâüddîn-i Sabîr hazretlerinin babası, Şâh Abdürrahîm adında sâlih bir Müslümandı.
Bir gün hastalandı.
Ve gittikçe de arttı.
Midesine kuvvetli bir “ağrı” girmiş, ev halkı endîşeye kapılmıştı bu yüzden!
Komşular öğrendiler.
Ve ziyâretine geldiler.
Onun “çok hasta” olduğunu görünce, tesellî eylediler.
Alaaddîn küçüktü.
Henüz beş yaşındaydı.
Gelenler ona bakıp; “Alaaddîn, senin duân kabul olur. Haydi bir duâ et de, Hak teâlâ babana şifâ ihsân eylesin” dediler.
Alaaddîn, başını olumsuzca yukarı kaldırıp “Şimdi duâ etmenin faydası olmaz” dedi.
Hayretle birbirlerine bakıştılar!
Ve merakla sordular:
“Neden Alaaddîn?”
“Çünkü çok geç. Resûlullah Efendimizi görüyorum. Cennette babamı bekliyorlar. Melekler de ellerinde Cennet elbiseleriyle babamı götürmeye geliyorlar” dedi.
O anda babası “Allah” dedi.
Ve rûhunu teslim etti.
● ● ●
Bir genç, nasîhat istedi bu zâttan.
Cevâben buyurdu ki:
“Müminleri sevindir.”
Genç adam;
“Bu iş çok mu sevaptır efendim?” dediğinde;
“Evet, Peygamberimiz; (Allahü teâlânın, farzlardan sonra en çok sevdiği iş, bir mümini sevindirmektir) buyuruyor” diye cevap verdi.




Kategori içindeki yazılar: Abdüllatif Uyan