Fas’da yetişen âlimlerin büyüklerinden. İsmi, Muhammed bin Tâlib bin Sevde el-Mürri Tâvüdî olup, künyesi Ebû Abdullah’dır. 1128 (m. 1716) senesinde Fas’da doğdu. 1207 (m. 1793) senesinde Fas’da vefât etti.
Muhammed Tâvüdî, ilk tahsilini Fas’da yaptı. Zamanın büyük âlimlerinden okudu. Birçok ilim kitabını ezberledi. Fıkıh, hadîs ve tefsîr ilminde üstün bir dereceye yükseldi. Ebû Abdullah Muhammed bin Abdüsselâm Benânî ve Şihâbüddîn Ahmed bin Abdülazîz Hilâlî’den fıkıh ilmini, Şihâbüddîn Ahmed bin Mübârek Sicilmâsî’den; mantık, kelâm, beyân, usûl, tefsîr ve hadîs ilmini öğrendi. Hocası daha hayatta iken; onun huzûrunda talebeye ders verdi. Hocası kendisini çok sever ve diğer talebeleri arasında üstün tutardı. Hocası vefât ettiğinde kabre koyma şerefine kavuştu. Ebû Abdullah Muhammed bin Kâsım Cüsûs’un uzun zaman derslerine devam etti. Kâdı Ebü’l-Bekâ Şâvî’, Müftî Ebü’l-Abbâs Ahmed bin Ahmed Temmak, Ebû Abdullah Muhammed bin Çulun ve Ebû Abdullah Lendûz’dan da ilim öğrendi. Hocası Ebû Abdullah Lendûz, çok insaflı ve ilim âşığı idi. Şöyle ki, ömrünün son günlerinde Şeyh bin Mübârek isminde bir âlimin “Telhis” okuttuğunu duydu.
O haliyle beraberindekilerle birlikte onu dinlemek için gitti. Tâcüdî, Ebü’l-Abbâs Ahmed bin Hâl Vecârî’den de; “Elfiyye”, “Teshil” ve “Mugnî”yi okudu. Tâvüdî’nin, “Elfiyye” kitabını bin kerre okuduğu bildirildi. Muhammed Tâvüdî, 1181 (m. 1767) senesinde hac ibâdetini yaptıktan sonra Mısır’a gitti. Câmi-ül-Ezher’de ilim meclisi kurup, İmâm-ı Mâlik’in “Muvatta’”ının tamâmını, Kütüb-ü Sitte’yi, Şemâil-Hikem ve başka eserleri okuttu. Halk, devlet adamları ve âlimler, derslerini ta’kib ettiler. Burada talebelerinden ehil olanlara icâzet (diploma) verdi. Tâvüdî, Mekke-i mükerremedeki büyük âlimlerden Abdürrahmân bin Eslem Yemenî, Hüseyn bin Abdüşşekûr, Şeyh Abdullah Mîrganî, Şeyh İbrâhim Zemzemi ve başkaları, Medîne-i münevverede ise Muhammed bin Abdülkerîm Semmân, Ebü’l-Hasen Sindî, Abdullah Ca’fer Hindî ve başkalarıyla görüşüp ders okudu ve okuttu.
Muhammed Tâvüdî, Mısır’da yetişen büyük âlimlerden; Cevherî, Sa’îdî, Hasen Cebertî, Seyyid Ayderûsî, Şeyh Mahmûd Kürdî, Îsâ Berâvî, Üryan, Atıyye, Echûrî ve başkalarıyla ilmî müzâkerelerde bulundu. 1203 (m. 1788) senesinde Magrib sultânı kendisine ısrarla kadılık teklif etti. Tâvüdî, bu vazîfeyi istemeyerek kabûl etti. Fetvâları çok sağlam idi. Çok heybetli idi. Az gülerdi. Şöhreti her yere yayıldı. Asrının büyük âlimlerinden sayıldı. Vefâtına kadar güzel ahlâk üzere yaşadı.
Magrib sultânı Mevlânâ Muhammed vefât ettiğinde, saltanat konusunda çocukları arasında ihtilaf çıktı. Halk ve devletin ileri gelenleri Tâvüdî’nin fikri üzerinde ittifâk ettiler. Tâvüdî, yeni sultan Mevlânâ Süleymân’dan; Allahü teâlânın emir ve yasaklarına uymak, zulüm yapmamak, haramları işlememek, bid’atleri terk husûsunda söz alıp bî’at etti. Peşinden halka da bî’at etti.
Muhammed Tâvüdî’nin eserlerinden ba’zıları şunlardır: 1- Haşiye alâ Câmi-is-Sahîh-il-Buhârî (dört cild hâlinde), 2- Feth-ül-müteâl fîmâ yentezımü minhu Beyt-ül-mâl, 3- El-Minhat-üs-sâniye fis-Salât-il-fâite, 4- Ta’lik alâ Lâmiyye Zükâk, 5- Haşiye an Şerhi Muhtasar-iş-Şeyh Halîl liz-Zürkânî fî fürû’il-fıkh-ıl-Mâlikî, 6- Haşiye alel-Beydâvî, 7- Şerh-ül-Meşârık lis-Sâgânî.
¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾
1) Târih-i Cebertî cild-2, sh. 149
2) Mu’cem-ül-müellifîn cild-10, sh. 96
3) İzâh-ül-meknûn cild-1, sh. 419 cild-2, sh. 76
MUHAMMED TÂVÜDÎ