Hanbelî mezhebi fıkıh âlimlerinden. Künyesi Ebü’l-Fadl’dır. Aslen Fârisli olup, sonradan Bağdad’a yerleşmiştir. 467 (m. 1074) senesinde doğdu. 550 (m. 1155)’de vefât etti. Babası aslen Türk olup, hadîs âlimi idi. Muhammed bin Nâsır küçük yaşta iken, babası vefât etti. Onun yetişmesiyle dedesi (annesinin babası) Ebû Hakîm el-Hayrî el-Farazî ilgilendi. Önce ona hadîs ilminden bir miktar öğretti. Sonra Kur’ân-ı kerîmi ezberlemekle ve fıkıh ilmiyle meşgûl olmasını sağladı. Sonra lügat âlimi Ebû Zekeriyyâ Tebrîzî’den edebiyat ve lügat ilmini öğrendi. Bu husûsta mehâret kazandı. Sonra hadîs ilmi öğrenmeye yöneldi. Ebû Mensûr bin Cevâlîkî’den hadîs-i şerîf dinledi. O zaman insanlar onun için Bağdad’ın lügat (edebiyat) âlimi, Ebû Mensûr bin Cevâlîkî için ise hadîs âlimi diyorlardı. İlk sıralar hâsıl olan bu kanâatin tam tersine, o hadîs âlimi, Ebû Mensûr Cevâlîkî de lügat âlimi oldu. Ayrıca İbn-i Nâsır, Ebü’l-Hasen bin Tuyûrî’den de çok hadîs-i şerîf dinleyip, ilim aldı. Bundan başka, Ebû Kâsım bin Busrî’den, Ebû Tâhir bin Ebî Sakr’dan, Ebü’l-Hasen Âsımî’den, Mâlik el-Bâniyâsî’den, Ebû Ganâim bin Ebî Osman’dan, Ebû Muhammed Temîmî’den ve diğer âlimlerden hadîs-i şerîf dinlemiş, ilim almıştır.
Ebû Hasen en-Nekûr’dan, Sarîfînî’den, Ebü’l-Kâsım bin Aliyek’den, Ebû Sâlih el-Müezzin’den, Hâfız İbn-i Mâkûlâ’dan ve diğer âlimlerden icâzet (diploma) almıştır, önce Şafiî mezhebinde idi. Peygamberimizi ( aleyhisselâm ) rü’yâda görüp, Hanbelî mezhebine geçmesi işâret buyurulması üzerine sonradan Hanbelî mezhebine girip, o mezhebin fıkıh bilgilerini öğrenip, bu husûsta âlim olmuştur. Böylece, bu mezhebin yayılmasına hizmet etmiş, unutulmasını önleyen âlimlerden olmuştur.
Ebû Mûsâ el-Medînî onun için; “O, zamanında Bağdad’ın en başta gelen hadîs âlimlerinden idi” demiştir. İbn-i Cevzî’de; “O, hafız (yüzbin hadîs-i şerîfi senetleriyle bilen), sağlam, güvenilir bir zât olup, Ehl-i sünnet âlimi idi. Hadîs ilminden bildiklerimi hep ondan öğrendim.” demiştir. Yine İbn-i Cevzî şöyle demiştir: “Ondan otuz sene ilim okudum. Ondan istifâde ettiğim gibi kimseden istifâde etmedim.” İbn-i Neccâr da onun hakkında şöyle demiştir: “Nakli sağlam, zabtı kuvvetli, nahiv ve lügat ilminde derin âlim idi. Sağlam bir usûlü olup, güvenilir bir âlim idi. Temiz bir yaşayışa ve üstün hâllere sâhib idi. Hadîs ilmiyle meşgûl olanlara pekçok kitap bağışlayıp, vakfetmiştir.”
Vefât ettiğinde geride hiç mal bırakmamıştır. Vasıyyetine, elbisesinin cenâzesini yıkayanlara verilmesini yazmıştır.
İbn-i Sem’ânî de onun hakkında şunları söylemiştir: “Hâfız, sağlam bir âlim idi. Hadîs senetlerinde ve metinlerinde kuvvetli ilme sâhib idi. Çok namaz kılar ve Kur’ân-ı kerîm okurdu.”
Muhammed bin Nâsır’dan; Silefî, İbn-i Asâkir, Ebû Mûsâ, İbn-i Sem’ânî, İbn-i Cevzî, İbn-i Ahdar, İbn-i Sekine, Abdürrezzâk bin Abdülkâdir, Nizâmiyye Medresesi müderrislerinden Yahyâ bin Rebi’, Hanbelî mezhebi fıkıh âlimlerinden, Ebû Bekr İbni Ganîme bin Nalavî, Ebü’l-Yemen el-Kindî ve daha pekçok kimse hadîs-i şerîf işitip rivâyet etmiştir. Ebü’l-Hasen bin Mukîr ise, ondan icâzetle rivâyette bulunmuştur.
Vefât ettiğinde, cenâze namazını kılmak için pekçok âlim toplanmıştır. Meşhûr bir âlim olması ve çok sevilmesi sebebiyle, cenâze namazı birkaç defa kıldırıldı. Cenâze namazı, vasıyyeti üzerine önce Sultan Câmii’nde Ebü’l-Fadl bin Şafiî tarafından kıldırıldı. Sonra Şeyh Abdülkâdir ve sonra İbn-i Kavarîrî tarafından Mensûr Câmii’nde kıldırıldı. Bundan sonra da Harbiye’de, Ömer el-Harbî kıldırdı. Öğle vakti Bâb-ı Harb kabristanına, Ebû Mensûr bin Enbârî’nin yanına defn edildi. Cenâzesinde büyük bir cemâat toplanmıştır.
İbn-i Cevzî, fıkıh âlimi Ebû Bekr bin Hudarî’nin şöyle anlattığını nakletmiştir: Rü’yâmda Muhammed bin Nâsır’ı gördüm. “Efendim, Allahü teâlâ sana nasıl muâmele etti?” dedim. “Beni bağışladı ve bana, “Hadîs âlimlerinden on kişiyi daha affettim. Çünkü sen, onların reîsisin ve seyyidisin” buyurdu.”
Hadîs ilmiyle ilgili “Emâlî” ve Hanbelî mezhebinin İmâmı, Ahmed bin Hanbel hazretlerinin hayâtını anlatan “Menâkıb-i İmâm-ı Ahmed bin Hanbel” adlı eserleri vardır.
¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾
1) Zeyl-i Tabakât-ı Hanâbile cild-1, sh. 225
2) Mu’cem-ül-müellifîn cild 12, sh. 72
3) Keşf-üz-zünûn cild-1, sh. 163
4) İzâh-ül-meknûn (Keşf-üz-zünûn zeyli) cild-2, sh. 560
5) Esmâ-ül-müellifîn cild-2, sh. 92
6) El-A’lâm cild-7, sh. 121
7) Vefeyât-ül-a’yân cild-4, sh. 293
8) Tezkiret-ül-huffâz cild-4, sh. 1289
9) Şezerât-üz-zeheb cild-4, sh. 55
MUHAMMED BİN NÂSIR ES-SELÂMÎ