MUHAMMED BİN EBÎ KÎR EL-HÜKMÎ

Yemen evliyâsının büyüklerinden. 617 (m. 1220) senesinde vefât etti. Avâcelidir.

Muhammed bin Ebî Kîr’in ( radıyallahü anh ) kerâmetleri pekçoktur. Muhammed bin Kîr, ağacı bol olan yerlere gider. Ağaçlardan birisine eğil der, ağaç eğilir, o da o ağaçtan, insanların faydalanması için saban yapardı.

Büyük âlim Yâfiî anlattı: Muhammed bin Ebî Kîr ( radıyallahü anh ) vefât ettikten sonra, onu sevenlerden ba’zıları kabrini ziyârete gittiklerinde, kabrinden çıkıp, gelenlerle görüştü.

Yine birisi onun ba’zı hâllerini kabûl etmezdi. Birgün o şahsa başını kaldır dedi. Başını kaldırınca, Melâike-i Kirâmın havada dolaştıklarını gördü.

Hırd denilen yerden, Muhammed bin Ebî Kîr’in ( radıyallahü anh ) bulunduğu Avâce’ye iki kardeş gelmişlerdi. Avâce’ye yaklaştıklarında, insanların, Muhammed bin Ebî Kîr’in ( radıyallahü anh ) kerâmetlerinden ve yüksek hâllerinden bahsettiklerini gördüler. Fakat, bu iki kardeş, anlatılanları kabûl etmemişlerdi. Avâce’ye gelip, bir müddet burada kaldıklarında, kendilerine babalarının hasta olduğu haberi ulaştı. Bunun üzerine memleketlerine dönmeye karar verdiler. Fakat, Avâce’den ayrılmadan önce, Muhammed bin Ebî Kîr’i ( radıyallahü anh ) görüp, durumunun ne olduğunu bizzat görmek istediler. İki kardeş Muhammed bin Ebî Kîr’in ( radıyallahü anh ) yanına geldiklerinde, ona babalarının hasta olduğunu, bu sebeble memleketlerine dönmeye karar verdiklerini arz ettiler. O zaman Muhammed bin Ebî Kir ( radıyallahü anh ) şunları söyledi: “Siz, memleketinize varacaksınız. Ancak babanız hastalığından kurtulmuş olacak. Memleketinize gece sonunda gireceksiniz. Evinize gidince, babanızı, sabah namazı için abdest alırken, iki ayağından birini yıkamış, fakat daha ikincisine başlamadan bulacaksınız.” Bu sözleri dinledikten sonra, iki kardeş, Muhammed bin Ebî Kîr’e ( radıyallahü anh ) veda edip ayrıldılar. Uzun bir yolculuktan sonra, memleketlerine Muhammed bin Ebî Kîr’in ( radıyallahü anh ) söylediği vakitte girip, evlerine gidince de babalarını yine Muhammed bin Ebî Kîr’in ( radıyallahü anh ) anlattığı hâlde buldular. O günden sonra Muhammed bin Ebî Kîr’in ( radıyallahü anh ) kendilerine söylediklerini herkese anlattılar. Muhammed bin Ebî Kîr’in ( radıyallahü anh ) ismi o taraflarda yayıldı. Kerâmetleri tevâtür hâlini alıp, bereketi her tarafta görülür oldu.

¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾

1) Câmi’u Kerâmât-il-evliyâ cild-1, sh. 117


MUHAMMED BİN EBÎ KÎR EL-HÜKMÎ

Kategori içindeki yazılar: HİCRÎ 07.ASIR ÂLİMLERİ