Kâr haddi koymak

Esnafın hepsi fiyatları, mal oluş fiyatının iki misline çıkardığı zaman, hükûmetin uygun bir narh koyması caiz olur.”

 

 

 

Sual: Dinimizde belli bir kâr haddi var mıdır, satılan mallara sınırlama getirilebilir mi?

 

Cevap: Konu ile alakalı olarak İbni Âbidînde deniyor ki:

 

“Enes bin Mâlik hazretleri nakleder ki, Medîne-i münevverede, pahalılık oldu. Ya Resulallah! Fiyatlar yükseliyor. Bize kâr haddi koyunuz denildi. (Fiyatları koyan Allahü teâlâdır. Rızkı genişleten, daraltan, gönderen yalnız Odur. Ben, Allahü teâlâdan bereket isterim) buyurdu. Dürr-ül-muhtârdaki hadis-i şerifte; (Kâr haddi koymayınız! Fiyat koyan, Allahü teâlâdır) buyurdu. Esnafın hepsi fiyatları, fahiş olarak yani mal oluş fiyatının iki misline çıkardığı, arttırdığı, millete zarar ve zulüm hâline geldiği zaman, hükûmetin, tüccarlara danışarak uygun bir narh, kâr haddi koyması caiz olur.”

 

Hükûmetin koyduğu bu fiyata uymak vaciptir. Bunun gibi, adaleti, milletin haklarını, hürriyetlerini koruyan kanunlara uymak lazımdır. Bunları korumak için, hükûmete yardımcı olmalı, mal, vergi kaçakçılığı yapmamalıdır. Gayr-i müslim hükûmetlerin kanunlarına da karşı gelmemelidir.

 

Sual: Vakıf olarak yapılmış bir bina, eskimiş ve kullanılamaz duruma gelmiş ise, bu binanın malzemelerini başka yerde kullanmanın mahzuru olur mu?

 

Cevap: Vakıf olarak yapılan cami, bina harab olunca, işe yaramayan parçaları satılıp, kendi tamirine, tamiri mümkün değilse, yakın bulunan bir vakıf  binanın tamirine, onun ihtiyacına sarf edilir. Başka bir yere sarf edilemez.

 

Sual: Bir kimse, dükkânında, mağazasında mallarını satarken, salevat ve benzeri tesbihleri söylemesi, dinimiz açısından uygun olur mu?

 

Cevap: Konu ile alakalı olarak İhtiyâr kitabında deniyor ki:

 

“Tesbih, tahmid, tekbir, Kur’ân-ı kerim, hadis-i şerif ve fıkıh kitabı okumak sevaptır. Ahzâb suresinin 35. âyetinde mealen; (Allahı çok zikreden erkeklerin ve kadınların günahları affolur ve çok sevap verilir) buyuruldu. Tüccarın, malını müşteriye gösterirken, bunları okuması ve kelime-i tevhid, salevat okuması günahtır. Bunları, para kazanmaya alet etmek olur.”

 

Sual: Abdest alırken, uzuvları kaç kerre yıkamalıdır?

 

Cevap: Abdest alırken, yıkanacak yerleri, üç kerre su dökmek değil, üç kerre tam yıkamak sünnettir. Üçten fazla yıkamak mekruhtur. Üçü sayarken şaşırırsa, üç yapar. Fazla oldu ise, mekruh olmaz.


Kategori içindeki yazılar: Osman Ünlü