Müslümanlara yapılması emrolunan şeyler, dört kısımdır: Farz, vacib, sünnet, nafile.
Sual: Dinimizin ibadet olarak emrettikleri nelerdir, bunların önemine göre sıralaması nasıldır?
Cevap: Bu konuda İbni Âbidînde buyuruluyor ki:
“Meşrû’ât, yani ibadetler, Müslümanlara yapılması emrolunan şeyler, dört kısımdır: Farz, vacib, sünnet, nafile. Allahü teâlânın açık olarak bildirdiği emirlerine Farz; açık olmayıp, zan ederek anlaşılan emirlerine Vacib denir. Farz veya vacib olmayıp, Resulullah efendimizin kendiliğinden emir ettiği veya yaptığı ibadetlere Sünnet denir. Bunları devamlı yaparak, nadiren terk etmiş ve terk edenlere bir şey dememiş ise, Sünnet-i hüdâ veya Müekked sünnet denir. Bunlar, İslam dininin şiârıdır yani, bu dine mahsusturlar. Başka dinlerde yoktur. Vacipleri terk edeni görünce, terk etmesine mâni olurdu. Kendisi ara sıra terk etmiş ise, Sünnet-i gayr-ı müekkede denir. Müekked sünneti, özürsüz olarak devamlı terk etmek mekruh, küçük günah olur. Allahü teâlâ, bütün ibadetlere sevap vereceğini vadetti, söz verdi. Fakat, ibadete sevap verilmesi için, niyet etmek lazımdır. Niyet, emre itaat ve Allahü teâlânın rızasına kavuşmak için yaptığını kalbinden geçirmek demektir.
Bu üç kısım ibadeti belli zamanlarda yapmaya Edâ etmek denir. Zamanında yapmayıp, zaman geçtikten sonra yapmaya Kazâ etmek denir. Edâ veya kazâ ettikten sonra, kendiliğinden tekrar yapmaya Nâfile ibadet denir. Farzları ve vacibleri nâfile olarak yapmak, müekked sünnetleri yapmaktan daha çok sevap olur.
Resulullah efendimizin ibadet olarak değil de, âdet olarak, devamlı yaptığı şeylere Sünnet-i zevâid denir. Elbiseleri, oturması, kalkması, iyi şeyleri yapmaya sağdan başlaması böyledir. Bunları yapanlara da sevap verilir. Bunlara sevap verilmesi için, niyet etmek lazım değildir. Niyet edilirse, sevapları çoğalır. Zevâid sünnetleri ve nâfile ibâdetleri terk etmek mekruh olmaz.”
Bunlarla beraber, âdete bağlı şeylerde de Resulullah efendimize tabi olmak, dünyada ve ahırette, insana çok şey kazandırır ve çeşitli saadetlere yol açar.
Sual: Maliki mezhebinde, kullanılmış su ile de abdest alınabilir mi?
Cevap: Menâhic-ül-ibâd kitabında deniyor ki:
“Müstamel, kullanılmış su, Maliki mezhebinde hem temizdir, hem de temizleyicidir. Yani müstamel su ile abdest alınır ve gusül edilir.