Tâbiîn’den olup, Irak’ta yetişen Bekr bin Abdullah Müzenî hazretleri, bir gün sevdikleriyle oturmuş, onlarla sohbet ediyordu.
Bir ara onlara;
“İyi amellerimin içinde en değerlisi, Allah dostlarına karşı olan sevgim ve muhabbetimdir” buyurdu.
● ● ●
Çok mütevâzı idi.
Bir gün Arafat’a çıktı.
O kalabalığı görünce;
“Bunca insanın arasında eğer ben olmasaydım, Allahü teâlâ hepsini affederdi” dedi.
● ● ●
Bir gün de bir gence;
“Evlâdım! Din kardeşlerinden bir cefâ, sıkıntı görürsen bil ki, bu, işlediğin bir günahtan dolayıdır. Hemen pişmân ol, tövbe et” dedi.
Genç sevinip;
“Biraz daha söyler misiniz efendim” diye ricâ etti.
Büyük velî;
“Eğer din kardeşlerinden bir iyilik görürsen, bu da, yaptığın hayırlı bir işin netîcesidir, bunun için Allah’a şükret” buyurdu.
● ● ●
Bir gün de sevdiği bir talebesi;
“Efendim, herkes tarafından sevilmek istiyorum, bana ne tavsiye edersiniz?” diye sordu.
Büyük zât;
“Sevilmek istiyorsan, sen kendini sevme. Çünkü bir kalpte iki sevgi olamaz. İnsan, ya Allahü teâlâyı sever, ya da kendini. Kendini sevmezsen, seni herkes sever. Kendini seversen, seni kimse sevmez” buyurdu.