Fıkıh bilgileri, Kur’ân-ı kerimden, hadis-i şeriflerden, icma-ı ümmetten ve kıyâstan meydana gelmektedir.
Sual: Fıkıh ilmi ne demektir, bu ilmin konusu nedir, nelerden bahseder ve bu ilmin kaynağı nedir, bu bilgiler nereden alınmaktadır?
Cevap: Konu ile alakalı olarak Mecmû’a-i Zühdiyye kitabında deniyor ki:
“Fıkıh kelimesi, Arapçada, fekıha yefkahü şeklinde kullanılınca, yani dördüncü babtan olunca, bilmek, anlamak demektir. Beşinci babtan olunca, İslamiyetin hükümlerini bilmek, anlamak demektir. Ahkam-ı islamiyyeyi, İslamiyetin hükümlerini bildiren ilme fıkıh ilmi adı verildi. Fıkıh bilgilerini bilen kimseye fakîh denir. Fıkıh ilmi, insanların yapması ve yapmaması lazım olan işleri bildirir. Hadis-i şerifte; (İbadetlerin efdali, en kıymetlisi, fıkıh öğrenmek ve öğretmektir) buyuruldu.
Fıkıh bilgileri, Kur’ân-ı kerimden, hadis-i şeriflerden, icma-ı ümmetten ve kıyâstan meydana gelmektedir. Fıkıh bilgisinin bu dört kaynağına Edille-i şer’iyye denir. Fıkıh ilmi çok geniştir. Hepsi, dört büyük kısma ayrılır:
1-İbâdât olup, beşe ayrılır: Namaz kılmak, oruç tutmak, zekât vermek, hacca gitmek, cihat yani dinin emir ve yasaklarını yaymak. Her birinin dalları çoktur. Cihada hazırlanmak ibadettir. Peygamber Efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) din düşmanları ile cihadın iki türlü olduğunu bildiriyor. İş ile, söz ve yazı ile. İş ile cihada hazırlanmak, yeni silahları yapmasını ve kullanmasını öğrenmek farzdır. Bu cihadı devlet yapar. Milletin, devlet kanunlarına, emirlerine uyarak cihada iştirak etmesi farzdır. Zamanımızda ikinci savaş, yani dinsizlerin yazı, film, radyo ve her çeşit propaganda ile saldırması aldı, yürüdü. Buna karşı koymak da cihaddır.
2-Münâkehât: Evlenme, boşanma, nafaka ve daha nice dalları vardır.
3-Mu’âmelât olup, alışveriş, kira, şirketler, faiz, miras gibi birçok bölümleri vardır.
4-Ukûbât, yani cezalar olup, başlıca beşe ayrılmaktadır. Kısas, sirkat, zina, kazıf, riddet, yani mürted olma cezalarıdır.”
Sual: Her Müslümanın, yapacağı iş veya ibadetlerin, dine uygun olup olmadığını bilmesi lazım mıdır?
Cevap: Müslüman olduğunu söyleyen bir kimsenin, yapacağı her işin, İslamiyete uygun olup olmadığını bilmesi lazımdır. Bilmiyorsa, bir Ehl-i sünnet âliminden sorarak veya bu âlimlerin kitaplarından okuyarak öğrenmesi lazımdır. İş, İslamiyete uygun değil ise, günah veya küfürden kurtulamaz.
Osman Ünlü