Cüneyd’e sor, cevâbını al!

Sâlihlerden biri, bir gece Cüneyd-i Bağdâdî hazretlerini gördü rüyâsında.
Hem de Resûlullah’ın yanında.
O anda bir kişi geldi.
Efendimize yaklaşıp;
“Yâ Resûlallah! Size bir şey sorabilir miyim?” diye arz etti.
Resûl-i ekrem ona döndü.
Hazret-i Cüneyd’i gösterip;
“Cüneyd’e sor, cevâbını al” buyurdular.
● ● ●
Bir gün de “zengin” bir kişi Cüneyd-i Bağdâdî hazretlerine geldi.
Ve arz etti ki:
“Beni de talebeliğe alın.”
Büyük velî;
“Senin malın çok. Onları elinden çıkarırsan olur” buyurdu.
O da hemen;
“Peki efendim” dedi.
Servetini dağıtıp geldi.
“Az bir altınım kaldı” dedi.
Hazret-i Cüneyd;
“Git onları da Dicle Nehri’ne at, yoksa sohbetimizden istifâde edemezsin” buyurdu.
Zengin yine:
“Peki efendim” dedi.
Hemen Dicle’ye vardı.
Altınların hepsini suya attı.
Fakat toptan atmadı.
Teker teker attı.
Hazret-i Cüneyd;
“Niçin toptan atmayıp da teker teker attın. Demek ki, kalbinde hâlâ dünyâya muhabbet var” buyurup kabul etmedi talebeliğe.
Zengin çok üzüldü.
Tövbe istiğfâr etti.
Nihâyet kabul edildi…




Kategori içindeki yazılar: Abdüllatif Uyan