Âdette bidatler haram değildir

Allahü teâlâya ibadet etmek niyeti olmaksızın meydana çıkarılan şeylere, âdette bidat denir.       Sual: Sonradan çıkmış olan her bidat kötü müdür?   Cevap: Konu ile alakalı olarak Hadîkada buyuruluyor ki:   “Un eleği ve kaşık gibi şeyler zaman-ı saadette yoktu, sonradan meydana çıktılar. Böyle, Allahü teâlâya ibadet etmek ve sevap kazanmak niyeti olmaksızın meydana … Devamını oku

Medeni kime denir?

Güzel ahlak sahibi olan ve zamanının fen bilgilerinde yükselmiş olan Müslüman medenidir…     Sual: Medeniyet nedir ve medeni insan diye kime, kimlere denir?   Cevap: Güzel ahlak sahibi olan ve zamanının fen bilgilerinde yükselmiş olan Müslümana medeni, yani ilerici denir. Fende ilerlemiş ağır sanayi kurmuş, fakat ahlakı bozuk olan kimseye ‘zalim’, yani gerici, eşkıya ve diktatör … Devamını oku

Akıl, kalp ve nefis

Nefis, kalbin İslamiyet’e uymasını, mürşid-i kâmilin sohbetinde bulunmayı, kitaplarını okumayı istemez.       Sual: İnsanı idare eden akıl, kalp ve nefis nasıl varlıklardır. Vücudun neresindedirler?   Cevap: Ehl-i sünnet âlimleri buyuruyorlar ki:   “Allahü teâlâ insanda üç şey yarattı: Akıl, kalp ve nefis. Bunların hiçbiri görülmez. Varlıklarını eserleri ile, yaptıkları işlerle ve dinimizin bildirmesi ile anlıyoruz. Akıl ve … Devamını oku

Özürsüz namazı terk etmek

“Özürlü ve özürsüz olarak namazı terk edenin, bunun farzını kaza etmesi lazımdır.”       Sual: Bir Müslüman, beş vakit namazdan birini özürsüz olarak kılmazsa bunun imanı tehlikeye girer mi?   Cevap: Namaz; ibâdet-i bedeniyye olduğundan başkası yerine kılınamaz. Herkesin kendi kılması lazımdır. Ağır hasta ve yaşlı kimse, namaz yerine fakire fidye, para veremez. Hâlbuki, oruç … Devamını oku

Sünnet iki kısımdır

Hadîkat-ün-nediyyede buyuruluyor ki: “Sünnet iki türlüdür: Sünnet-i hüdâ ve sünnet-i zevâid.”       Sual: Peygamber Efendimizin yaptığı, bildirdiği sünnetlerin hepsinin hükmü hep aynı mıdır?   Cevap: Bu konuda Hadîkat-ün-nediyye kitabında buyuruluyor ki:   “Sünnet iki türlüdür: Sünnet-i hüdâ ve sünnet-i zevâid.   Sünnet-i hüdâ; camide itikaf etmek, ezan, ikamet okumak, cemaat ile namaz kılmak gibidir. Bunlar, … Devamını oku

Caminin içinden geçmek…

Zaruretsiz camiden geçmeyi âdet edinen, fasık, günahkâr olur.       Sual: Kısa mesafe diyerek caminin içinden geçmek dinen uygun olur mu?   Cevap: Camiden bazen geçmek caizdir. Yol hâline getirmek mekruhtur. Özür olursa, mekruh olmaz. Her gün mescide ilk girişde Tehıyyet-ül-mescid namazı kılar. Sonraki girişlerinde kılmaz. Hamevî Eşbâh şerhinde diyor ki:   “Camiye girenin Tehıy-yet-ül-mescid … Devamını oku

Kabre karşı namaz kılmak

Sual: Kabre karşı namaz kılmanın dinimiz açısından bir mahzuru var mıdır? Cevap: Kabre karşı namaz kılmak mekruhtur. Vehhabiler, buna şirk diyorlar. Hadîkada bildirilen hadis-i şerifte; (Mezar üzerinde namaz kılanlara lanet olsun!) buyuruldu. Çünkü, kabir üzerinde namaz kılmak, Yahudilere benzemek olur. Bunun için, mekruh denilmiştir. Kabristanın kabir olmayan yerinde namaz kılmanın mekruh olmadığı Hâniyye ve Hâvî kitaplarında yazılıdır. … Devamını oku

Fırsatı ganimet bilmelidir

“Asıl lazım olan işi düşünmeli, lüzumsuz, faydasız şeylerden tam kaçmalıdır.”       Sual: Bazı kimseler, çoğu zaman bazı şeyler ve bilhassa ibadetler için ileride, sonra yaparız diyorlar, böyle yapmak, geciktirmek doğru mudur?   Cevap: Bu konuda İmâm-ı Rabbânî hazretleri buyuruyor ki:   “Fırsatı ganimet bilmelidir. Vakitleri çok kıymetli nimet bilmelidir. Modaya, âdetlere uymakla ele bir … Devamını oku

İmama uyanlar dört çeşittir

“İmama uyanlar dört nevdir, çeşittir. Bunlar, Müdrik, Muktedî, Mesbûk, Lâhık diye anılırlar.”       Sual: Din kitaplarında namaz bahsinde Muktedî, Mesbûk gibi kelimeler geçmektedir bunlar ne demektir?   Cevap: Bu konuda Mızıraklı İlmihâl kitabında buyuruluyor ki:   “İmama uyanlar dört nevdir, çeşittir. Bunlar, Müdrik, Muktedî, Mesbûk, Lâhık diye anılırlar.   1-Müdrik, iftitah tekbirini imam ile … Devamını oku

Nimetler, her insana gelmektedir

Allahü teâlânın feyizleri, nimetleri, ihsanları, iyilikleri, her an, insanların iyisine de, kötüsüne de gelmektedir.           Sual: Allah tarafından gönderilen nimetler, insanların hepisine aynı şekilde mi gelmektedir?   Cevap: Allahü teâlânın feyizleri, nimetleri, ihsanları, iyilikleri, her an, insanların iyisine de, kötüsüne de gelmektedir. Herkese mal, evlat, rızık, hidayet ve daha her iyiliği fark … Devamını oku

Tembellikle kılınmayan namazlar!

Fâite namaz, kazaya kalmış namaz demektir. Terk edilmiş namaz ise, kazaya bırakılmış namaz demektir.       Sual: Tembellikle kılınmayan namazların günahı ile bir özür sebebiyle kılınamayan namazların günahı aynı mıdır?   Cevap: Dürr-ül-muhtârda, İbni Abidînde, Merâkıl-felâhın Tahtâvî hâşiyesinde, Dürr-ül müntekâda ve Cevherede buyuruluyor ki:   “Bir Müslümanın herhangi bir namazı vaktinde kılmaması, iki türlü olur: … Devamını oku

Topluca Batılılaşmak ne demektir?

Fen bilgilerini öğrenmenin farz-ı kifaye olduğu, kitaplarda vesikaları ile bildirilmiştir.        Sual: Bazı kimseler; “Bu asırda yaşayabilmemiz için, milletçe, topluca Batılılaşmalıyız” diyor. Bu ne anlamda söylenmektedir?   Cevap: Evet bazı kimseler; “Bu asırda yaşayabilmemiz için, milletçe, topluca Batılılaşmalıyız” diyor. Bu sözün iki manası vardır:   Birincisi; Batılıların fende, tecrübede, sanatta, imar ve refah vasıtalarında bulduklarını öğrenmek, … Devamını oku

Müslümanlar iki kısımdır

Kitaplarda Müslümanların iki kısım olduğu bildirilmektedir ki bunlar; havâs, âlimler ve avâm, câhillerdir.       Sual: Her Müslümanın, kendine lazım olan din bilgilerini temel fıkıh kitaplarından mı öğrenmesi gerekir?   Cevap: Kitaplarda Müslümanların iki kısım olduğu bildirilmektedir ki bunlar; Havâs, âlimler ve avâm, câhillerdir. Dürr-i Yektâ kitabında buyuruluyor ki:   “Avâm, sarf, nahiv ve edebiyat ilimlerinin … Devamını oku