Sizin yanınızda kalbim ferahlıyor…

Cârullah Veliyyüddîn Efendi “rahmetullahi aleyh”, büyük velîlerdendir. 1738’de İstanbul’da vefât edip, Fâtih’te, kendi yaptırdığı külliyenin bahçesine defnedildi.   Bir talebesi;   “Hocam! Sizin yanınızda kalbim ferahlıyor, ayrılınca tekrar bozuluyor. Hikmeti nedir acabâ?” diye sordu.   Cevâben;   “Eshâb-ı kirâm da böyleydi evlâdım” buyurdu.   Ve şunu anlattı:   Ebû Dücâne hazretleri, bir gün Hazret-i Ebû Bekr’e gidip; … Devamını oku

Lâ havleyi çok okuyun!

Manisa-Demirci’de medfun bulunan Şeyh Sinan Efendi “rahmetullahi aleyh”, hacca gitti bir sene.   Dönüşte bir gemiye bindi.   Bir miktar yol almışlardı ki, bir “korsan gemisi” belirdi.   Ve hızla yaklaştı bu gemiye.   Maksatları kötüydü…   Hepsi de eşkıyâ idi.   Baskın yapacak, mal ve canlarına zarar vereceklerdi bu Müslümanların.   Ama yapamadılar.   Âciz kaldılar…   … Devamını oku

Allah her şeye kâdirdir

Hak dostlarından Şeyh Sinan Efendi “rahmetullahi aleyh” Manisa erenlerindendir.   Bu zâtı seven birinin üç aylık bebeği hastalandı bir gün.   Doktorlar âciz kaldı.   İlâçlar fayda etmedi.   Anne baba çâresiz, getirip bırakıverdiler çocuğu bu zâtın kollarına.   Mecburdular.   Ve kendisine;   “Hocam! Bu yavrumuz çok hastadır” dediler.   Büyük velî sordu:   “Doktora götürdünüz … Devamını oku

Allah dostlarını üzmek!..

Şeyh Sinan Efendi “rahmetullahi aleyh”, Manisa’da yaşayıp, orada vefât eden erenlerdendir…   Allah dostu bir velîdir.   Edepsizin biri, sözleriyle üzerdi bu Allah dostunu.   Zîra tanımıyordu onu.   Yakınları, o adama;   “O hakâret ettiğin zât kimdir biliyor musun?” dediler.   Adam da umursamaz bir tavırla cevap verdi:   “Bilmiyorum, kimmiş?”   Yakınları;   “O, Allah’ın velî bir … Devamını oku

O zâtın hürmetine ya Rabbî..

Manisa-Alaşehir’de, Şeyh Sinan Câmii avlusunda bir velî zât yatıyor…   Şeyh Sinan Efendi “rahmetullahi aleyh”…   Sevenlerinden biri hastalanıp yatağa düştü bir gün!   Doktorlar, ilâç bulamadı derdine.   Adamcağız çâresizdi!..   Her yere başvurmuştu.   Nihâyet bu zâtı hâtırladı.   Manisa’da bir dostu vardı.   Ona mektup yazıp;   “Şeyh Sinan hazretlerinin türbesine git… Orada … Devamını oku

Ekmek bulamazlardı

Hacı Bektaş Dede “rahmetullahi aleyh”, Manisa erenlerindendir…   Babası vefat edince; annesiyle birlikte zor günler geçirdiler.   Ancak, o asil hanımefendi, kimseden yardım istemedi.   Hacı Bektaş, çocuk olmasına rağmen çoğu günlerini oruçla geçirir, “su” ile açardı iftarını.   Zira ekmek bulamazlardı yemeye.   Ancak bir gün çok acıktı.   Yemek için bir şey yoktu…   … Devamını oku

Kitap okusunlar!

Manisa’nın Akhisar ilçesi, Beyoba köyünde medfun bir Hak dostu var.   Hacı Bektaş Dede.   “rahmetullahi aleyh”   Bu zât, bir sohbette;   “Bir zaman gelecek, dünyâda hakîkî evliyâ kalmayacak. Mürşit bulunmayacak. Yazık o milletin hâline” buyurdu.   Sordular:   “Peki efendim, o zamanki insanlara ne tavsiye edersiniz?”   Cevabında;   “Mutlaka bir İslam âliminin, bir … Devamını oku

Çocukken belliydi…

Manisa’nın Akhisar ilçesi, Beyoba köyünde medfun bir Hak dostu var.   Hacı Bektaş Dede.   “rahmetullahi aleyh”   Bu zatın, ileride “yüksek bir veli” olacağı, daha çocukluğunda belliydi.   Şöyle ki;   Abdestsiz biri, onu kucağına almak istese, gitmezdi mesela.   Yine o doğduğunda ramazandı.   Gündüzleri süt emmezdi.   İftar olunca emerdi ancak.   … Devamını oku

Sevgi kimden?

Manisa velilerinden Derviş Ali Efendi “rahmetullahi aleyh” gizli Hak âşıklarından bir velidir.   Bir gün talebelerine;   “Beni seviyor musunuz çocuklar?” diye sordu.   Bir ağızdan cevap verdiler:   “Hem de çok seviyoruz efendim.”   Sordu yine:   “Peki bu sevgi kimdendir, benden mi, sizden mi?”   Talebeler önce durakladı.   Sonra cevapladılar:   “Bizdendir hocam.”   Bunun … Devamını oku

“Günâhın büyüğü küçüğü olmaz!”

Attâr Hoca “rahmetullahi aleyh” Manisa velîlerindendir… Sevenlerinden biri, köyünden çıkıp gitti bu zâtı ziyârete. Hediye olarak da, bir kap “pekmez” götürüyordu.   Bir müddet sonra dinlenmek için oturdu bir yerde. Sonra kalkıp yoluna devam etti.   Ama hediye pekmezi unutmuştu oracıkta.   Epey gittikten sonra hâtırladı. Ama geri de dönmedi. Nihâyet vardı mübârek zâtın huzûruna.   Attâr … Devamını oku

Onu tanımıyorlardı

Attâr Hoca “rahmetullahi aleyh” Manisa velilerindendir…   Kerametleri vardı.   Biri şöyle:   Bu zat bir cami yaptırmak istedi bu yörede. Bu camide hem namaz kıldıracak, hem de İslamiyet’i anlatacaktı Allah’ın kullarına.   Ve başladı inşaat.   Ancak valinin adamlarından biri, mâni olmak istedi bu hayırlı işe.   Ama muvaffak olamadı.   Çünkü tanımıyordu onu.   … Devamını oku

Çünkü onu tanımıyorlardı

Attâr Hoca “rahmetullahi aleyh” Manisa velilerindendir…   Kerametleri vardı.   Biri şöyle:   Bu zat bir cami yaptırmak istedi bu yörede. Bu camide hem namaz kıldıracak, hem de İslamiyet’i anlatacaktı Allah’ın kullarına.   Ve başladı inşaat.   Ancak valinin adamlarından biri, mâni olmak istedi bu hayırlı işe.   Ama muvaffak olamadı.   Çünkü tanımıyordu onu.   … Devamını oku

Şunu imtihan edeyim

Hacı Sütçü Dede “rahmetullahi aleyh”, Manisa’da yetişen Allah adamlarındandır.   Keramet ehli idi.   Yani bir “veli” idi.   Ama bir müderris, bu zatın büyüklüğünü bilmiyor, alelade bir kimse sanıyordu.   İnsanların akın akın ona gittiğini görünce şüphelendi.   Kendi kendine;   “Bir gideyim. Şunu imtihan edeyim. Bakalım ilmi olan biri midir?” dedi.   Fıkıhtan çok … Devamını oku