“Ben size aslâ zulmetmedim”

Bekr bin Abdullah Müzenî hazretleri, bir gün şunu anlattı:

 

Mahşerde hesaplar görülüp herkes lâyık olduğu yere gidince, Hak teâlâ meleklere “Ateş’ten iki kişiyi çıkarıp getiriniz!” diye emreder…

 

Hemen getirirler.

 

Onlara sorar ki:

 

“Yerleriniz nasıldır?”

 

Derler ki:

 

“Çok fenâdır yâ Rabbî.”

 

Allahü teâlâ;

 

“Ben size aslâ zulmetmedim. Bu cezâ, kendi kazancınızdır, şimdi yerinize dönün!” buyurur.

 

“Peki” derler.

 

Ve giderler.

 

Ancak biri, ardına bakmadan koşarak gider. Öbürüyse yavaş ve isteksiz giderken dönüp dönüp arkasına bakar.

 

Allahü teâlâ emreder.

 

Tekrar gelirler.

 

Hak teâlâ birinciye; “Sen niçin koşarak ve ardına bakmadan gidiyordun?” diye sorar.

 

O, cevâben;

 

“Yâ Rabbî! Ben, dünyâda senin emirlerini dinlemeyip bu azâbı hak ettim… Şimdi aynı hatâyı işlemeyeyim diye böyle koşuyordum” der.

 

Bu defâ ikinciye;

 

“Sen niçin yavaş gidiyor ve ikide bir dönüp dönüp ardına bakıyordun?” diye sorar.

 

O da cevâben;

 

“Yâ İlâhî! Sen bir kulunu cehennemden çıkarınca, tekrar ateşe sokmazsın diye biliyordum. Bu ümitle dönüp dönüp bakıyordum” der.

 

Hak teâlâ o kuluna;

 

“Kullarım beni zannettiği gibi bulur. Mâdemki, benim hakkımda zannın böyledir. İkinizi de affettim. Haydi, arkadaşının elinden tut da birlikte cennete girin!” buyurur.




Kategori içindeki yazılar: Abdüllatif Uyan