Âb-ı Hayat – 4424 (Cuma’nız Mübarek Olsun)

ali zeki osmanağaoğlu Büyükler buyurdular ki; Mübarek Hocamız “Allah rahmet eylesin” buyurdular ki; Tam İlmihal Se’âdet-i Ebediyye’yi okuyan âlim olur, içindekileri anlayıp amel eden evliya olur, kalbi temizlenir, buyurdular. Peki, bunun ne eksiği, noksanlığı var. Mübarekler o kitabı yazmak için elli sene uğraştılar. Her satırında mübareklerin ruhaniyeti var. Geçen gün bir abla bizim hanıma gelmiş … Devamını oku

Âb-ı Hayat – 4422

Mü’minler bir araya geldikleri zaman, hiç konuşmasalar, hiç laf etmeseler, kalpten kalbe akan nûru, kalpten kalbe akan sevgiyi, kalpten kalbe akan güzelliği zapt edemezler, frenleyemezler. Kötü insanlarla bir araya gelince, onların habâsetini frenleyemezsiniz, sizin kalbinize sıkıntı verir. Çok sıkıntı verir. Arkadaşlar da biliyor, biz bunu çok yaşadık. Böyle onların arasından çıktıktan sonra, çok başım ağrıdığı … Devamını oku

Âb-ı Hayat – 4420

Bu günlerin kıymetini bilelim, Allahü tealanın sıhhat verdiği, akıl ve iman verdiği ve şu hizmetleri nasip ettiği müddetçe, cenab-ı Hakka çok ama çok şükr edelim ki, bir ters rüzgar ile bütün bunlar elden gitmesin. Bütün bunlar elden gitmesin; çünki Allahü tealayla kimse hesaplaşmasın, hiçbir şeyi kendisi için mutlak ve garanti görmesin. Sabahleyin kalktığı zaman bakar … Devamını oku

Âb-ı Hayat – 4419

Bayram-ı şerifiniz ve bayram-ı şerifimiz hayırlı ve mübarek olsun. Allahü azimüşşân, tekrarını nasip etsin. Sonra tekrar nasip etsin, sonra tekrar nasip etsin. Yani Cennette de nasip etsin inşaallah. Ya Rabbi, sen bu güler yüzleri soldurma. Mübarek Hocamızın duası, ya Rabbi, Enver’in güler yüzünü soldurma, Onun tuttuğu kuru dal yaş olsun. Hocamızın en çok buyurdukları cümlesi; … Devamını oku

Âb-ı Hayat – 4418

Yeminle söylüyorum, biz Mübarek Hocamızın kıymetini bilemedik. Mübareklerin değil gölgesi, ayağının çamuru bir daha gelmez. Mübarek Hocamız “Allah rahmet eylesin” buyurdular ki; Efendim, Abdülhakîm Efendi hazretleri çok âlim, çok büyük bir zâttı. Faydalı olmak istiyordu; fakat biz onun kıymetini bilemedik, buyurdular. Mekki efendi amca anlattı, Abdülhakîm Efendi hazretleri son zamanlarda bir tek Hilmi’yi yatağının içine … Devamını oku

Âb-ı Hayat – 4416

Allahtan istemeyip, kuldan isteyeni, Allahü teala kullarının eline bırakır. O da duvardan duvara koşar; ama ilerleyemez. Aynı gözlük gibi. Okuyamazsın. Ama Onlara bırakırsan, Onlar sana okurlar, anlatırlar. Efendim, şimdi o büyük zâtlar yok. Ama eserleri, kelamları var. Onlar, o kitapların satırlarının arasındadırlar. Şekillerinin aynı olması şart değildir. Onları düşünmek, ismini söylemek yeterlidir. Mesela, bizim arkadaşların … Devamını oku

Âb-ı Hayat – 4414

Bir mübarek zat çeşmeye yazmış, buyurmuş ki; Ben gece gündüz dünyalık peşinde koşanlara hayret ediyorum ki, ölüm de her an onun peşinde koşuyor. Neyi ele geçirmek istediyse, o anda ölüp gidiyor. Neye yarar? Onun için, hazret-i Peygamber ‘aleyhissalatü vesselam’ buyuruyor ki; İnsanın malı, verdiğidir. Aldığı değil. İnsanın şahsi malı, Allah için verdiğidir. Aldığı değil! Alırsın, bunu şahsi … Devamını oku

Âb-ı Hayat – 4413

Bir mübarek zât buyuruyor ki; maksat ve gayesi Allah olmayan kişi, her neye ümit bağlarsa, felaket ve bela olarak o ona yeter. Kim olursa olsun! Bu, çok mühimdir. Çünki Allah şirk kabul etmez, kendisinden başka hiçbir ortak istemez. Dolayısıyla, çalışmalarımıza, hizmetlerimize, daima niyetimizi düzelterek başlayalım. Sonra kendimize, neden ben bunu yapıyorum, diye soralım. Bunun iki … Devamını oku

Âb-ı Hayat – 4412

Bu kalp, tek odalı bir evdir. Buna iki kişi gidemez. Burada yalnız Allah vardır, başkası yoktur. Çünki hadis-i şerif var. Cenab-ı Peygamber ‘aleyhissalatü vesselam’ buyuruyorlar ki; Bu dünya mel’undur, bu dünyada Allah rızası için olmayan her iş de mel’undur. O halde insan, bir niyet ile bütün dünya kazançlarını, bütün inşaatlarını, ticaretlerini, âhirete çevirebilir. Eğer âhiret niyeti yoksa, … Devamını oku

Âb-ı Hayat – 4410 (Cuma’nız Mübarek Olsun)

ali zeki osmanağaoğlu Büyükler buyurdular ki; Mübarek Hocamız “Allah rahmet eylesin” buyurdular ki, Allahü teala kullarına iki büyük nimet vermiştir. Biri iman, biri sıhhat. İman nimetinin korunması yalnız ve yalnız namaz kılmaya bağlıdır. Namaz kılmayanın ya imanı vardır ya da yoktur. Ama namaz kılıyorsa, namaz onu korur. Çünkü günde beş defa namaz kılar. İki namaz … Devamını oku

Âb-ı Hayat – 4408

Mübarek Hocamız “Allah rahmet eylesin” buyurdular ki; Eshab-ı kiram “aleyhimürrıdvan” başlangıçta babalarına, yakınlarına dua etmeye gittiği zaman, kalpleri kararıyordu. Çünki daima kötülük iyiliğe hâkimdir. İki tane burada kötü insan olsa, hepimizin huzuru gider. Onun için, daima kötülük iyiliğe hâkim olur. Mümkün mertebe uzaklaşırsanız, Allaha yaklaşırsınız. İşte o ziyaretlerde bileşik kaplar usulü küfr zulmeti gelmeye başlayınca, … Devamını oku

Âb-ı Hayat – 4407

Peygamberimiz ‘aleyhissalatü vesselam’ zamanında, Allah muhafaza etsin, Ebû Talip, cenab-ı Peygamberi evladından çok korudu. O gelmezse sofraya oturmaz, geldi mi en başa oturturdu. Amcası, hazret-i Ali’nin ‘radıyallahü anh’ babası. Amca, bana çok emeğin var, beni çok korudun. Kelime-i şahadet getir ki, sana şefaat edeyim, dedi. O da, yeğenim dediklerin haklı. Doğru söylüyorsun. Ben bunu söylerim. … Devamını oku

Âb-ı Hayat – 4405

Mübarek Hocamız “Allah rahmet eylesin” Kuleli Askeri Lisesindeyken, bize bileşik kapları anlattı. Zeki abi de vardı. U şeklinde tüpler vardı. Mübarek Hocamız buradan suyu koydular, su gitti geldi, gitti geldi ve bir yerde durdu. Bileşik kaplar diye o ilmi, kimya bilgisini anlatmaya başladılar. Tabii Mübarekler her dersinin sonunda bir on dakika, onbeş dakika muhakkak o … Devamını oku