Allahü teâlâyı dünyada görmek!..

“Bu âlem, Allahü teâlâyı görmek nimetine kavuşmaya elverişli değildir.”

 

 

 

Sual: Allahü teâlâyı bu dünyada bu gözlerle görmek mümkün müdür?

 

Cevap: Konu ile alakalı olarak İmâm-ı Rabbânî hazretleri, Mektûbât kitabının çeşitli yerlerinde buyuruyor ki:

 

“İslâmiyet; ilim, amel ve ihlas olmak üzere üç kısımdır ki tasavvuf, bu üçüncüsünü elde etmek içindir. Allahü teâlâyı görmek ise, ancak âhırette olacaktır.

 

Allahü teâlâyı müminler cennette görecektir. Fakat, nasıl olduğu bilinmeyen bir görmekle göreceklerdir. Nasıl olduğu bilinmeyeni, anlaşılmayanı görmek de, nasıl olduğu anlaşılmayan bir görmek olur.

 

Allahü teâlâyı Cennette görmeye inanmak şerefinden mahrum olanlar, bu saadete kavuşmakla nasıl şereflenebilir ki! “İnkâr eden, mahrum kalır” sözü meşhurdur. Cennette olup da görmemek de uygun değildir. Çünkü, İslâmiyet, Cennette olanların hepsi görecektir diyor.

 

Cennet de, her şey gibi, Allahü teâlânın mahlukudur. Allahü teâlâ, mahluklarının hiçbirisine girmez, birinde bulunmaz. Fakat mahluklarının bazısında Onun nûrları zuhûr eder. Bazısında ise, o kabiliyet yoktur. Aynada, karşısındaki cisimlerin görünüşleri, zuhûr ediyor. Taşta, toprakta ise etmiyor.

 

Allahü teâlâ, dünyada görülemez. Bu âlem, Onu görmek nimetine kavuşmaya elverişli değildir. Dünyada görülür diyen, yalancıdır, iftiracıdır. Bu dünyada, bu nimet nasip olsaydı, herkesten önce, Musa aleyhisselâm görürdü. Peygamber efendimiz mirâcda, bu devletle şereflendi ise de, bu dünyada değildi. Cennete girdi. Oradan gördü. Yani, âhırette görmüş oldu. Dünyada görmedi. Dünyada iken, dünyadan çıktı, âhırete karıştı ve orada gördü.

 

Allahü teâlânın kudreti, kuvveti o kadar çoktur ki, bu geçici ve zayıf olan dünya hayatında, hissiz, hareketsiz, içi boş iki sinir parçasına, karşısında olan şeyleri görebilmek kuvveti vermiştir. Sinirlere bu kuvveti veren yüce Allah, âhırette, daha kuvvetli ve hiç yok olmayacak olan bu iki sinir parçasına, karşısında olmayanları, cihetsiz veya her cihette olanları da görmek kuvvetini veremez mi? Çünkü O, sonsuz kudret sahibidir ve âhırette hissedilmesi ve görülmesi kabildir. Allahü teâlâ, dünyada görülemez. Âhirette görülecektir. Dünyada “îkan” hasıl olur, yani “görmüş gibi” inanılır… Bu dünyada, kalblerin Allahü teâlâdan nasibi, yakin hasıl olmaktan başka değildir.”

 

 

 

Osman Ünlü’nün önceki yazıları…


Kategori içindeki yazılar: Osman Ünlü