Hadis-i şerifte buyuruldu ki: “Nezir olunanı yapmak lazımdır.”
Sual: Bir kimse, neyi adarsa adak olur ve adakta bulunan kimse, bu adağını mutlaka yerine getirmesi gerekir mi?
Cevap: Bu konuda Dürer ve Gurerde deniyor ki:
“Farz veya vacip olan ibadetlerden birine benzeyen ve namaz, oruç, sadaka, itikâf gibi başlı başına ibadet olan bir şeyi nezir, adak edenin, bunu yapması lazım olur. Hasta ziyaret etmek, cenaze taşımak, camiye girmek, yol, çeşme, hastahane, mektep, cami yapmak gibi, farz veya vacip cinsinden olmayan şeyler nezir edilmez. Bunlar nezir edilirse, yapılmaları lazım olmaz.
Allah rızası için receb ayında oruç tutayım demek gibi mutlak nezir ve yolcum gelirse, Allahü teâlâ için sadaka vermek nezrim olsun demek gibi, istenilen bir şarta bağlanan mu’allak nezir söylenince, şart hasıl olduğunda, nezir olunan ibadetleri yapmak vacip olur. Hadis-i şerifte;
(Nezir olunanı yapmak lazımdır) buyuruldu.
Hastalıktan kurtulursam, bir koyun kesmek nezrim olsun demek nezir olmaz ve koyunu kesmesi lazım gelmez. Allahü teâlânın rızası için bir koyun kesmek demek lazımdır. Allahü teâlâ için deyince, nezir olup, kesmesi lazım olur. Bin lira sadaka vermeyi, nezreden kimsenin yüz lirası olsa, yüz lira vermesi lazım olur. Malı varsa, satıp bin lirasını sadaka verir. Şu yüz lirayı, şu günde falan fakire vermeyi nezredip, başka yüz lirayı, başka günde, başka yerde, başka fakirlere vermesi caiz olur.”
Sual: Necaset bulunma ihtimali olan yerlerde mesela kabristan veya hamamlarda namaz kılınabilir mi?
Cevap: Necis olmak ihtimali bulunan yerlerde, mesela kabristanda, hamam içinde ve kilisede kılmak mekruh olup, yıkayıp temizleyerek kılmak veya hamamın soyunma mahallinde kılmak ve kabristandaki mescitte kılmak mekruh olmaz. Soğuk ve başka sebeple açık yerde kılınamazsa ve başka yer bulunamazsa, kilisede yalnız da, cemaat ile de kılmak caiz olur. Namazdan sonra hemen çıkmalıdır. Kilisedeki küfür alametleri boşaltılırsa, namaz kılmak hiç mekruh olmaz. Üstü açık necasete karşı kılmak da mekruhtur.
Sual: Kur’ân-ı kerime veya din kitaplarının bulunduğu yere karşı ayak uzatmakta dinen bir mahzur olur mu?
Cevap: Mushafa yani Kur’ân-ı kerime ve din kitaplarına karşı ayak uzatmak mekruhtur. Eğer bunlar yüksekte iseler, ayak uzatmak mekruh olmaz.