Âb-ı Hayat – 4027


Elhamdülillah, bugüne kadar bir sıkıntımız yok, ne şanslıyız, ne bahtiyarız. Hiç kimse fitneye sebep olmamıştır. Çünki bizim evde kul hakkı birinci maddedir. Biz kul hakkından çok korktuk. Karşımızdaki de korkuyor. Dolayısıyla, bu hassasiyet, evin mutluluk ve huzurunu temin eder. Anneler, babalar, aman haram işlemesin, aman namaz kılsın demesi gerekirken, ödevini yaptın mı diyorlar. Çok üzülüyorum, silah elde ediyor. Eğer onda iman yoksa, bu silahı kötüye kullanacaktır. Harama kullanacaktır. Seni de, kendini de yakacaktır. Onun evvela o silahı kullanacak yapıyı hâiz olması lazımdır. Ondan sonra onu kötüye kullanmaz. Para, mevki, imkân verildiyse, bunlar her an kötüye kullanılabilir unsurlardır. İyiye de kullanılabilir; ama felaket, kişiye bağlıdır. Allahın hiçbir kulu açlıktan ölmez, korkmayın. Allahü teala onun rızkını mutlaka verecektir. Bebek daha annenin karnındayken Cebrail ‘aleyhisselam’ geliyor, bebeğin kulağına; ecelin mukadderdir, bir an ne ileri, ne geri gelecektir. Doğduğun yer, öldüğün yer bellidir. Rızkın mukadderdir, sakın üzülme. Yiyeceğin, içeceğin hepsi belirlenmiştir. Amelin Allah katında bilinmektedir. Senin Cennetlik veya Cehennemlik olacağını Allah biliyor, diyor. Bu telaş nedir? Dolayısıyla, vereceğimiz istikamet, daima âhiret olmalıdır.



Âb-ı Hayat – 4027

Kategori içindeki yazılar: Kelâm-ı kibâr