Âb-ı Hayat – 4011 (Cuma’nız Mübarek Olsun)


ali zeki osmanağaoğlu

Büyükler buyurdular ki;

Kazakistan’da Ahmet Bedevi hazretleri var “rahmetullahi aleyh”. Onun halifesi, Zengi Ata hazretleri. Zengi Ata hazretleri bazen sohbet etmeye, görüşmeye, Ali Ramiteni hazretlerine gidermiş. Birgün gene gittiğinde, Ali Ramiteni hazretleri için uygun olmayan bir şey söylemiş. Eve gelmiş, hanımı feryat halinde. Ne oldu, demiş. Çocuğu eşkıyalar kaçırdı, demiş. Hemen, acaba Ali Ramiteni hazretleri için söylediğim sözden dolayı mı başıma bu sıkıntı geldi diye düşünmüş ve bir ziyafet vermiş. Ali Ramiteni hazretlerini de çağırmış. Ali Ramiteni hazretleri gelmiş, başköşe boş duruyormuş. Efendim, buyurun buraya geçin, demiş. Yemeğe başlanacakmış, efendim, önce siz başlayın, demiş. Ali Ramiteni hazretleri de, Allahü teala tevazu edenleri afv eder. Kibirliyi afv etmez. Burada tevazu, pişmanlık var, demiş, eline tuzu almış ve ya Rabbi, çocuk gelmeden ağzıma tuzu koymam, demiş. O anda çocuk içeri girmiş. Sonra çocuğa neredeydin, diye sormuşlar. On gündür yerin altında bir yerdeydim, sonra bir mübarek zât geldi ve beni buraya getirdi, demiş… Bu yol iki ucu keskin bir bıçak gibidir. Nitekim Mübarekleri kıran birisi, değil burada, âhirette de bizimle olamayacak. Onun için, dinimizin aslı edeptir. Edep, haddini, sınırını bilmektir.

Fî emanillah



Âb-ı Hayat – 4011 (Cuma’nız Mübarek Olsun)

Kategori içindeki yazılar: Kelâm-ı kibâr