Âb-ı Hayat – 3995


Abdülhakîm Efendi hazretlerinin Bayezid Camiinde vaaz verdiği sıralarda, hocaların birçoğunu Hırka-ı Şerifi açmak üzere Topkapı Sarayına çağırıyorlar. Efendi hazretleri Şakir Efendi ile beraber saraya gidiyor. Orada Padişah Vahdeddin Han da hazır bulunuyor. Padişah Hırka-ı şerifi açacağı sırada oradan bir münadi; “Seyyid Abdülhakim efendi, Seyyid Abdülhakim efendi” diye sesleniyor. “Seyyid Abdülhakim Arvasi” deyince Efendi hazretleri kalkıp gidiyor. Oraya varınca Sultan Vahdeddin Han, “buyurun Efendi hazretleri, Peygamberimizin “aleyhissalatü vesselam” bu Hırka-i şerifini açmak size aittir” diyor. Mübarek, dualarla açıyor. Vahdeddin Han orada bulunanların hepsine birer kese altın veriyorlar. Efendi hazretlerine sıra gelince iki kese altın veriyorlar. Çünkü Şakir efendi de dışarıda bekliyor. Ev eşyalarını o altınlarla alıyorlar. Efendi hazretlerinin masası da o zaman alınıyor. Hocamız buyurdular ki, Efendi hazretlerinin hayatı, o masaya elini koyarak geçmiştir. Sonra Efendi hazretleri bu masayı çok sevdiği Ziya beye vermişler. Ziya bey vefatına yakın bu masayı mübarek Hocamız verdiler. Mübarekler de bu masayı Enver abiye verdiler. Allahü teala feyz almak nasip etsin.



Âb-ı Hayat – 3995

Kategori içindeki yazılar: Kelâm-ı kibâr