Şafiî âlimlerinden. İsmi, Muhammed bin Ali bin Abdülkâfi bin Ali bin Temmâm es-Sübkî’dir. Künyesi Ebû Hâtem olup, lakabı Takıyyüddîn’dir. Şeyhülislâm Behâeddîn Ebû Hâmid’in oğludur. Kâhire’de 745 (m. 1344) senesinde doğup, 764 (m. 1362) senesinde, onsekiz Receb Çarşamba günü, güneş doğarken tâ’ûn hastalığından genç yaşta vefât etti. Dedesinden ve pekçok büyük âlimden hadîs-i şerîf dinledi. Dımeşk’da dedesinin terbiyesinde yetişti. Ondan pek ayrıldığı olmazdı. Dedesi onu çok severdi. Muhammed bin Ahmed, Kur’ân-ı kerîmi ezberledi. Daha sonra, dedesi yaşlandığından dolayı onu, 756 senesinde Kâhire’ye gönderdi. Muhammed bin Ahmed, dedesinin vefâtından önce onun isteği üzerine, zamanın âlimlerinin huzûrunda Medrese-i Âdiliye-i Kübrâ’da ders verdi. Dedesi, torununun bu şekilde ders vermesine çok sevindi.
Muhammed bin Ahmed, “Tenbîh” ve daha başka kitapları ezberledi. Babasının ve daha başka âlimlerin yanında ilimle meşgûl oldu. Nahiv ilmini, meşhûr âlim İbn-i Hişâm’ın yanında okudu. Yine büyük âlim Cemâlüddîn Abdürrahîm el-Esnevî’nin ders halkasında bulundu. Daha sonra babası, Mensûriyye Medresesi’nde ders verme işini ona bıraktı. Seyfiyye ve Kehhâriyye medreselerinde asâleten, Şafiî Kubbesi’nde babasına vekâleten ders verdi. Tûlûn Câmii’nde hatîblik yaptı.
Muhammed bin Ahmed, dinin emir ve yasaklarına çok bağlı, akıllı bir gençti. Medresede, gayet güzel ve başarılı ve düzenli ders verirdi.
Tâcüddîn Sübkî, onun genç yaşta vefâtıyla alâkalı olarak şöyle der: “Onun genç yaşta vefâtına hepimiz üzüldük. Allahü teâlâ, babasına ve bana sabır verdi. Onunla dokuz aya yakın beraberliğimiz oldu. Sabah akşam yanımda kalırdı. Vallahi, bu zaman zarfında kızılacak bir iş yaptığı olmamıştır.”
¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾
1) Tabakât-üş-Şâfiiyye cild-9, sh. 124
2) El-Bidâye ven-nihâye cild-14, sh. 301
3) El-Beyt-üs-Sübkî sh. 66
MUHAMMED BİN AHMED