EBÜ’L-ABBÂS EL-İRBİLÎ (Hıdır bin Nasr bin Akîl)

İslâm âlimlerinin büyüklerinden. İsmi, Hıdır bin Nasr bin Akîl bin Nasr el-İrbilî olup, künyesi Ebü’l-Abbâs’tır. 478 (m. 1085) senesinde İrbil şehrinde doğdu. 567 (m. 1172) senesi Cemâzil-âhır ayının 14. Cum’a günü orada vefât etti. Vefâtına dâir başka târihler de rivâyet edilmiştir. Ders verdiği medresenin yanında defn olundu. Rûhâniyetinden istifâde edebilmek için, birçok kimse kabrini ziyâret etmektedir.

İlim öğrenmek için Bağdad’a geldi. Orada hep ilim öğrenmekle meşgûl oldu. Kiyâ el-Herrâsî, Ebû Bekr eş-Şâşî ve başka birçok âlim ile görüşüp kendilerinden ilim öğrendi. İlimde epey yükselip, tahsilini tamamladıktan sonra İrbil’e döndü. İrbil emîri Ebû Mensûr Şereftekîn bin Abdullah ez-Zeynî bu zât için İrbil’de Medreset-ül-Kal’a’yı yaptırdı. O zaman sene 532 idi. Ebü’l-Abbâs hazretleri bir zaman o medresede ders okuttu ve İrbil’de ilk ders okutan zât oldu. Kardeşinin oğlu, Ebü’l-Kâsım Nasr bin Akîl, Sâhib-ül-istiksâ diye bilinen Ebû Amr Osman bin Îsâ bin Derbâs el-Hizbânî ve başka birçok zât kendisinden istifâde etmişlerdir.

Zamanında bulunan şafiî mezhebi âlimlerinin en büyüklerinden olan Ebü’l-Abbâs el-İrbilî, bilhassa tefsîr ve fıkıh olmak üzere, ferâiz, hılâf ve diğer ilimlerde derin âlim idi. Vefâtından sonra yerine kardeşinin oğlu ve en büyük talebesi olan Nasr bin Akil geçip ders vermeye devam etti.

İbn-i Hilligân diyor ki; “Ebü’l-Abbâs Hıdır bin Akîl el-İrbilî, fıkıh âlimlerindendir. Mezhebinin inceliklerine vâkıf, fâdıl, fazilet sahibi, çok kıymetli bir zât idi. Fıkıh, tefsîr ve bunlardan başka ilimlerde çok güzel eserler tasnif etmiştir. Kitaplarından birinde, Peygamber efendimizin ( aleyhisselâm ) hutbelerinden 26 adedini senedleriyle birlikte zikretmiştir. Ahâliden birçok kişi, bu zâttan ilim öğrenmekle meşgûl oldular ve kendisinden çok istifâde ettiler. Devamlı ibâdetle meşgûl olan sâlih bir zât idi. Zühd ve vera’ sahibi idi. Haram ve şüphelilere kat’iyyen yaklaşmaz, dünyâya kıymet vermezdi. Kanâat sahibi idi. Az bir şeye râzı olur, çoğa meyletmezdi. Sözleri te’sîrli idi.”

Hâfız İbn-i Asâkir de, Târih-i Dımeşk isimli meşhûr eserinde, Ebü’l-Abbâs el-İrbilî hazretlerinin Şam’a geldiğini, orada bir müddet kaldıktan sonra İrbil’e döndüğünü bildirmekte ve kendisini çok övmektedir.

¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾

1) Tabakât-üş-Şâfiiyye (Sübkî) cild-7, sh. 83

2) Tabakât-üş-Şâfiiyye (Esnevî) cild-1, sh. 118

3) Tabakât-ül-müfessirîn (Dâvûdî) cild-1, sh. 163

4) Tabakat-ül-müfessirîn (Süyûtî) sh. 13

5) Vefeyât-ül-a’yân cild-2, sh. 237

6) Şezerât-üz-zeheb cild-5, sh. 86

7) El-Bidâye ven-nihâye cild-12, sh. 287

8) Mu’cem-ül-müellifîn cild-4, sh. 102

9) El-A’lâm cild-2, sh. 307


EBÜ’L-ABBÂS EL-İRBİLÎ (Hıdır bin Nasr bin Akîl)

Kategori içindeki yazılar: HİCRÎ 06.ASIR ÂLİMLERİ